Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. CHP'yi eleştiren Erdoğan, "CHP sadece lafını ettiği, istismarını yaptığı demokrasinin D'sinden bile nasibini almamış, süzme faşist bir partidir" ifadelerini kullandı. Normalleşme sürecine de değinen Erdoğan, "Kontrolsüz bir normalleşmeye yönelirsek, bir süre sonra yeniden artan vaka ve vefat oranları sebebiyle, çok daha sert tedbirleri hayata geçirmemiz kaçınılmaz olacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.
'CHP'nin lokomotifliğinde kurulan yapının tel tel dökülüyor'
Cumhur İttifakı'na karşı CHP'nin lokomotifliğinde kurulan yapının tel tel dökülmesi, oturduğu zeminin çürüklüğünden kaynaklanıyor. Bu zoraki ittifakının içinde fikir birliğine rastlayamazsınız, Türkiye'nin maruz kaldığı uluslararası saldırılar karşısında devletinin yanında yer alma erdemine rastlayamazsınız.
"Bu zoraki ittifakın içinde fikir birliğine rastlayamazsınız"
CHP sadece lafını ettiği, istismarını yaptığı demokrasinin D'sinden bile nasibini almamış, süzme faşist bir partidir. CHP, bir yanına terör örgütünün güdümündeki partiyi, diğer yanına yerli ve milli hassasiyetlerini koruduğunu umut ettiğimiz bir başka yapıyı alarak, ortaya da kimi bulursa doldurarak, kendince bir siyaset terazisi kurdu. Bu zoraki ittifakın içinde, ülkenin bütünlüğü konusunda fikir birliğine rastlayamazsınız.
"CHP, heyula haline dönüşmüş amorf bir yapıdır"
CHP'nin içinde adalet yoktur, darbecilerin hukukundan başka hukuk tanımaz. CHP'nin içinde sürekli istismarını yaptığı değerlerin hiçbiri yoktur. Çünkü CHP kendi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, arsızlık vukuatlarıyla bile yüzleşemeyecek kadar kibir bataklığına saplanmıştır. CHP hakiki bir siyasi parti olmaktan çıkıp heyula haline dönüşmüş amorf bir yapıdır.
"Sizin kol gerdiğiniz teröristleri inlerinde bitire bitire yola devam edeceğiz"
Ülkemizde kendi devletine düşman, kendi milletine hasım kirli bir zihniyet vardır. Siyasetteki temsilciliğini de CHP ve ortağı HDP yapıyor. Geçtiğimiz günlerde Irak’ın kuzeyinde bir mağarada alenen infaz edilen 13 silahsız masum insanın başına gelen acı hadise bile, karşımızdaki kirli zihniyeti utandırmaya yetmemiştir. Bunlar öyle utanmaz ki, çıkıyor, şu anda, onu bile benim üzerime yıkmaya çalışıyor. Dağ demedik taş demedik, güvenlik güçlerimizle aradık, taradık. CHP o katliamı bile benim üzerime yıkmak istiyor. Ne yaparsanız yapın bilesiniz ki Cumhur İttifakı, AK Parti iktidarı bu yolda inançla, sizin kol gerdiğiniz teröristleri inlerinde bitire bitire yoluna devam edecektir. Teröristlerin sayısı 10 binlerden 100'lere düştü.
"Beraber teröristlerle yürüdünüz, daha ne yapacaktın?"
Ülkemizde kendi devletine düşman, kendi milletine hasım, kendi vatanını bulduğu her fırsatta sırtından hançerleyen kirli bir zihniyet vardır. Bu kirli zihniyetin siyasetteki temsilciliğini de CHP ve giderek iç içe geçtiği terör örgütünün güdümündeki parti yapıyor. Bu ülkede kimse terörü savunamaz. Terörle mücadele için ne yaptınız da engel olduk' diyorlar. İşte beraber teröristlerle yürüdünüz, daha ne yapacaktın? Katliam, kimin nerede durduğunu göstermesi açısından bir turnusol oldu.
Bir asır önce İzmir'de başlayan işgalin bir benzerini, 40 yıldır doğu ve güneydoğu sınırlarımızda tekrarlamak için çalışanları nasıl hüsrana uğrattıysak, onların fiili ve siyasi iş birlikçilerine de hak ettikleri dersi vereceğiz.
'Terörle mücadele konusunda kimseden icazet almayız'
Ülkemizin terörle mücadele konusundaki kararlılığı sadece içimizdeki terör sevdalılarını değil, dışarıda da epeyce bir kesimi rahatsız ediyor. Ülkemizin yürüttüğü terörle mücadele harekatları Türkiye'nin hem hakkı, hem de insani görevidir. Terörle mücadele harekatlarımız meşrudur, kimseden icazet almayız. Tüm sınırlarımızı yeteri kadar güvenli hale getirene kadar durmayacağız.
"Kontrolsüz normalleşme olursa sert tedbirler hayata geçer"
Salgına rağmen Türkiye büyümesini sürdüren az sayıdaki devlet arasında yerini aldı. Salgının yol açtığı faaliyetlerine devam edemeyen sektörlerin sorunlarını biliyoruz, o sektörlere çeşitli desteklerde bulunduk. Kontrolsüz bir normalleşmeye yönelirsek, bir süre sonra yeniden artan vaka ve vefat oranları sebebiyle, çok daha sert tedbirleri hayata geçirmemiz kaçınılmaz olacaktır. Vatandaşlarımızdan, salgının kendi illerindeki seyir durumunu yakından takip etmek ve kurallara harfiyen uymak suretiyle, bir an önce normalleşme kriterlerine ulaşılmasını sağlamalarını bekliyorum. Bu mücadele ancak 84 milyon hep birlikte aynı kararlılıkla hareket edersek başarıyla neticelenebilir.
"Gıda üretimi, tedariki ve dağıtımı konusunda sıkıntımız bulunmuyor"
Mart ayı, inşallah, aşılama konusunda da çok büyük mesafelerin kat edileceği bir dönem olacaktır. Aşı temini için tüm kanalları zorluyoruz. 2021 yılını yeni bir atılım dönemi haline dönüştürmemiz şart. Bu yıla dair öncü göstergeler, umut verici gelişmelere işaret ediyor. Dünyanın pek çok yerinde paniğe yol açan gıda üretimi, tedariki ve dağıtımı konusunda da hiçbir sıkıntımız bulunmuyor. Tarım Kredi Kooperatifi sayısını 500'e çıkarma talimatı verdim, sayı daha da artacak.
Son kabine toplantımızda, Sağlık Bakanlığımız tarafından belirlenen kriterlere göre şehirler bazında normalleşme adımlarının atılmaya başlanacağının müjdesini milletimizle paylaşmıştık. Bu kapsamda eğitimde ilk adımları atmaya başladık. İnşallah 1 Mart’tan itibaren diğer alanlarda da kriterleri karşılayan illerimizde beklentileri karşılayacak adımlar atılmaya başlanacaktır.
"Finansal dalga oluşturmak isteyenlere fırsat vermedik"
Salgın bahanesiyle yeni bir finansal dalga oluşturmak isteyenlere elimizdeki tüm araçları kullanarak fırsat vermedik. Kılıçdaroğlu'nun sürekli sorup durduğu dövizlerin önemli bir bölümü bu mücadelede kullanılmıştır.