TBMM (AA) - CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, "HDP, 'Kürt meselesi dağda değil de Ankara'da çözülsün' yönteminin temsilcisidir." dedi.
Bekaroğlu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "uyuşturucu ticaretiyle cari açığın kapatılmak istendiği" sözlerinin gerçeği yansıttığını ileri sürdü.
"İktidarın, kara para aklama ve terörün finansmanıyla mücadelede eksiklikleri nedeniyle Türkiye ekonomisinin zarar gördüğünü" iddia eden Bekaroğlu, "Türkiye, Burkina Faso, Senegal, Uganda, Tanzanya ile gri listede. Kredi notumuzun düşmesinin en temel nedeni budur. Yüzde 4 ile borçlanacağımıza yüzde 10 ile borçlanıyoruz. Net hata noksan bizim gibi bir ekonomide yılda 100 milyon doları geçmez, şu anda 30 milyar dolara yaklaşmış." sözlerini sarf etti.
Ekmek Üreticileri Sendikası Başkanı Cihan Kolivar'ın adliyeye sevk edildiğini hatırlatan Bekaroğlu, "Bu ayıp da bunlara yeter. Bir gariban olduğu için; kendi pisliklerini bunlarla örtmek ve herkesi susturmak için bunu yapıyorlar." ifadesini kullandı.
Bekaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in cumhurbaşkanı adayı olacağı ve CHP'li belediye başkanlarına yönelik adaylık iddialarının sorulması üzerine, adaylarının, altılı masanın mutabakatıyla belirleneceğini; CHP'li belediye başkanlarının da aday olma yönünde söylemleri bulunmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, başörtüsü teklifi konusundaki referandum önerisi ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin AK Parti-HDP görüşmesine yönelik değerlendirmesinin anımsatılması üzerine Bekaroğlu, "Erdoğan'ın siyasi yaşamı boyunca pragmatist davrandığını ve çelişkili hareket ettiğini" öne sürdü.
Bekaroğlu, Bahçeli'nin AK Parti-HDP görüşmesine ilişkin söylemini doğru bulduğunu vurgulayarak, "Partinin kapatılması gerektiğini söyleyip yanlış yapıyordu, inşallah yanlışından dönmüştür. HDP, Kürt meselesinin demokratik yollarla TBMM'de konuşarak çözülmesinin ifadesidir. HDP, 'Kürt meselesi dağda değil de Ankara'da çözülsün' yönteminin temsilcisidir. HDP'yi kapatmak insanlara 'dağa gidin' demektir." görüşünü savundu.