TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Milli Güvenlik Kurulu, muhalefete aba altından sopa göstererek tehdit ediyor. Erdoğan, Milli Güvenlik Kurulu'nun bu tutumu ile bir OHAL zemini mi hazırlıyor?" dedi.
Altay, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dün akşamki konuşması sonrasında doların 13,90 lirayı gördüğünü, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti Grup Toplantısı öncesinde Merkez Bankası'nın piyasaya müdahale etmesi sonucu doların 12,40 seviyelerine gerilediğini anımsattı.
Erdoğan'ın grup toplantısındaki konuşmasının ardından doların yeniden yükselişe geçtiğini belirten Altay, "Cumhurbaşkanı grup konuşmasına çıkarken, piyasaya para pompalayıp güya doların düşüşünü kamuoyuna göstermek aldatmacadır, göz boyamacılıktır, garabettir." ifadesini kullandı.
Altay, 11 Kasım'da 970 lira olan 100 doların 20 günün sonunda 1370 liraya çıktığını vurgulayarak, gelecek haftalarda 100 doların karşılığının ne kadar olacağını kendilerinin de kestiremediğini söyledi.
Merkez Bankasının borç aldığı dövizi piyasaya sattığını ileri süren Altay, şöyle devam etti:
"Merkez Bankasının eksi rezervi 47 milyar dolardı, inanın eksi rezervimiz akşama 50 milyar doları da geçmiş olacak. Cumhurbaşkanı 'Stokçulara bu ülkeyi mezar edeceğim' demiş. Keşke stokçu olsa da stokta mal olsa da sen de onlara bu ülkeyi mezar etsen. Üretim yok ki stok olsun. Sanal büyüme rakamlarını vererek bu iş olmaz. Türkiye'nin bir gerçeği var. 24 milyon hane var bu ülkede ve 34 milyon 647 bin insanımızın bankalara borcu var. 37 milyon insanımız kara listede. Erdoğan'ın çizdiği o pembe tablo yok Türkiye'de. Erdoğan, herhalde işsizlikten, açlıktan, kıtlıktan haberin yok. Bu ülkede 23 milyon 71 bin adet icra dosyası var. Bu millet nasıl bu hale geldi, çık bir özeleştiri yap. Bu millet, bir ekonomik krizde alyansını, bileziğini satıp devlete veren bir millettir. Bir Katar sevdası vardı, şimdi bir de Birleşik Arap Emirlikleri sevdası çıktı. Hayırlara vesile olsun. Ama Türkiye sahipsiz değil, herkes bunu bilecek."
Engin Altay, Türkiye ekonomisine kural dışı bir müdahale varsa bunu bilmek istediklerini, yapılan açıklamalara karşın düşmanın kim olduğunun da bilinmediğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Faiz sebeptir, enflasyon sonuçtur" ifadesini hatırlatan Altay, "Yabancılardan yüksek faizle dolar borçlanıyoruz. Sonra 'dış güçler' diye bağırıyorsun. Vatandaşlığı dolarla satıyorsun Sayın Erdoğan. Bu ülke dolarla kurulmadı, kanla kuruldu." diye konuştu.
Türkiye'de ihalelerin dolar üzerinden yapıldığına işaret eden Altay, "Sayın Erdoğan, manda bu işte. Türkiye'deki bankaların toplam mevduatının yüzde 61'i dolar ve avro. Manda bu işte. Senin kafanda, bankalarda dolar ve avrosu olan herkes mandacı ve dış güç. Kurtuluş savaşı yapacaksan kendi egona karşı yap. Devleti yöneten insanda kuvvetten çok kudret aranır. Kendi başına başkalarına hükmettiğini sanıyorsun, ama koca devlet elden gidiyor." değerlendirmesinde bulundu.
- "Sakın deneme"
CHP Grup Başkanvekili Altay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Devlet Denetleme Kuruluna döviz manipülasyonu yapılıp yapılmadığına dair araştırma talimatı verdiğini anımsattı.
Devlet Denetleme Kurulunun, araştırmasına, daha önce belirttikleri 128 milyar doları da dahil etmesini talep ettiklerini aktaran Altay, bu miktarın kur farkıyla karşılığının bugün 896 milyar lira olduğunu, bunun da 2019 yılı Türkiye bütçesine denk geldiğini kaydetti.
Milli Güvenlik Kurulu'nun hükümete tavsiyede bulunabildiğini, ancak yeni bir durumla karşı karşıya olduklarını söyleyen Altay, "Milli Güvenlik Kurulu, muhalefete uyarıda bulunuyor. Milli Güvenlik Kurulu, muhalefete aba altından sopa göstererek tehdit ediyor. Erdoğan, Milli Güvenlik Kurulunun bu tutumu ile bir OHAL zemini mi hazırlıyor? Sakın deneme. Ekonomik olarak Türkiye'yi düşürdüğün bu felaketi, bir OHAL katı yönetimiyle sürdürmeyi aklından bile geçirme. Bir sıkıntın varsa gel muhalefetle konuş, biz sana bu felaketten nasıl çıkılacağını söyleyelim." görüşünü paylaştı.
Engin Altay, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "çok kudretli bir nefesinin" olduğunu, bu nefesin ilk olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ensesinde olduğunu, bu nefesin daha sonra CHP'nin ensesinde olduğunu, şimdi ise Ankara Büyükşehir Belediyesinin ensesinde olduğunu belirtti.
"Bahçeli, ilk nefesi kime hissettirdiyse oradan başlasın, ne yapacaksa da görelim" diyen Altay, Cumhur İttifakı'nın her iki liderinin de siyaseti gerginleştirmeye hevesli olduklarını savundu.
CHP olarak siyaseti barışçıl yollarla yapmaya devam edeceklerini vurgulayan Altay, "Elbette münakaşa olacak ama müzakereyi ön planda tutarak, Türkiye'yi içine düştüğü bu felaketten kurtarmak için üstümüze düşen her vazifeyi yapacağız. Bir ülkede iktidar muhalefeti tehdit ediyorsa demokrasi askıda demektir. Millet açlıkla, yoklukla, yoksullukla, hacizle savaşıyor zaten. Sokak, demokrasinin mabedidir. Sokak olmazsa demokrasi olmaz. Sen sokağa inenleri terörize edersen, bundan kimse yarar görmez." sözlerini sarf etti.
Türkiye'nin üçüncü çeyrekte yüzde 7,4 büyüdüğünün açıklandığını anlatan Altay, sokakta, pazarda, milletin cebinde bir şeyin olmadığını ileri sürdü.
Türkiye'nin tarımda yüzde 5 küçüldüğüne dair açıklamanın doğru olduğunu dile getiren Altay, tarımda küçülme olunca gıda fiyatlarının da patladığını iddia etti.
Son 6 ayda ekmeğin yüzde 50, tavuğun yüzde 109, ayçiçek yağının yüzde 50, tuzun da yüzde 52 zamlandığının altını çizen Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Elbette çözüm yolları var. CHP sadece yanlışları ortaya çıkaran bir parti değil. CHP bu ekonomik krizden çıkmanın çözümünü de her yönüyle ortaya koyan bir parti. Toplumun bütün kesimlerini rahatlatacak bir projemiz, projeksiyonumuz var. Bizim tercihimiz vatandaş. Ama beyefendinin tercihi sınırlı. Senin tercihin sınırlı olunca millete para kalmıyor. Bizim dönemimizde devlette israf olmayacak, herkes için adalet olacak. Tercihimiz eş dost değil, vatandaş olacak. Erdoğan, azmi ile çıktı, hırsı ile batıyor. Kullandığı dil bakımından maalesef nezaketi de kaybetti. Böyle olunca herkesle kavga eden bir devlet başkanı ile karşı karşıya kalıyoruz."