Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Tarım ve Orman Bakanlığı desteğiyle hayata geçirilen "Sürdürülebilir Arazi Yönetimi ve İklim Dostu Tarım Projesi" kapsamında Ereğli Orman Fidanlığında kurulan serada yetiştirilen yöreye özgü ve ekosistemi iklim değişikliğinin etkilerine karşı dayanıklı kılacak doğal türler, yine aynı projede hayata geçirilen bal ormanlarında kullanılırken yöre halkına da gelir sağlıyor.
Küresel Çevre Fonu (GEF) finansal desteğiyle yürütülen "Sürdürülebilir Arazi Yönetimi ve İklim Dostu Tarım Projesi" kapsamında biyoçeşitliliğin korunması ve düşük karbon teknolojilerinin benimsenmesi hedefiyle tarım, mera ve orman arazi kullanım yönetiminin geliştirilmesi amaçlanarak Konya Kapalı Havzası'nda çeşitli uygulamalar hayata geçirildi.
Proje kapsamında "Ereğli Model Entegre Arazi Yönetimi Planı" geliştirilerek biyoçeşitlilik, mera ve otlatma, arıcılık, odun dışı orman ürünleri ve orman yönetimi gibi alt planlar hazırlandı, arazilerin entegre ve sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi amaçlandı.
Bu kapsamda büyüklüğü 30 hektar olan 2 bal ormanı tesis edildi ve bu bal ormanlarında, Ereğli Orman Fidanlık Müdürlüğü içinde yaptırılan serada yetiştirilen bitkiler kullanıldı.
FAO'nun desteğiyle 2019 yılında tamamlanan ve 300 metrekare bir alanda faaliyet gösteren serada yetiştirilen binlerce fidan, bal ormanlarında kullanılmasının yanı sıra, koşullarının iyileştirilmesi ve alternatif gelir elde etmelerinin sağlanması amacıyla yöre halkına dağıtıldı.
Serada yılda 80-100 bin fidan üretiliyor
Sera hakkında AA muhabirine açıklamalarda bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Nurettin Taş, "Burada üretilen lavanta, çöl çalısı gibi ürünler bal ormanında kullanılıyor. Biliyorsunuz bu yöreler kurak, dolayısıyla o kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin olması gerekiyor." dedi.
Serada yılda 80 ila 100 bin fidan ürettikleri bilgisini veren Taş, bal ormanlarında kullanılan bitkilerin yanı sıra kırsal kesimde yaşayan insanların gelir düzeyini artıracak türleri hem serada hem de seranın da içinde bulunduğu fidanlıkta yetiştirdiklerini belirtti.
Taş, şöyle devam etti: "Ceviz, badem ve bunların ürünleriyle köylülerin gelir seviyesini yükseltmiş oluyoruz. Dikmiş olduğumuz cevizler şu an ürün verir hale geldiler. İnşallah çok yakın zamanda da istediğimiz düzeyde ürün vererek yerelde yaşayan insanlarımıza katkı sağlamış olacaklar."
"İnsanların doğduğu yerde doymasını arzu ediyoruz"
Proje uygulama alanlarında kura çekimiyle çitçilere 2 bin 200 arılı kovan ve ekipman dağıtıldığını aktaran Taş, damla sulama ve yer altı sulama sistemleri kurarak yöre halkını, kaynakları doğru kullanmaları konusunda eğitmeye çalıştıklarını bildirdi.
Taş, "İnsanların doğduğu yerde doymasını, orada faaliyetini devam ettirmesini özellikle arzu ediyoruz. Tabii bunları yaparken biyolojik çeşitliliği de kesinlikle bozmadan yerelde yaşayan insanlara ekonomik katkı sağlayacak projeler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu.
Doğal türleri kullandığınız zaman ekosistem daha dirençli oluyor"
"Sürdürülebilir Arazi Yönetimi ve İklim Dostu Tarım" Proje Koordinatörü Fatma Güngör, serada kullanılan doğal türlerin özel fidanlıklarda bulunan türler olmadığını vurgulayarak, "Bazıları bulunuyor ama bizim çok miktarda kullanmamız gerekti. Dolayısıyla yaptığımız anlaşma çerçevesinde bu serayı kurduk." dedi.
Güngör, fidanlıkta yetiştirilen türler hakkında şu bilgileri verdi: "Bu serada, bozkır otu ve ayrık otundan 50 biner adet yetiştirildi. Bunları mera ıslahında kullandık. Tamamen bu yörenin doğal türleri. Bal ormanlarını arılar için çekici bir hale getirmek amacıyla adaçayı, kekik ve lavanta dikimleri yaptık. Böylelikle hem biyolojik çeşitliliği desteklemiş olduk hem de iklim değişikliğine karşı orman ekosisteminin, mera ekosisteminin dayanıklılığını artırmış olduk. Çünkü doğal türleri kullandığınız zaman ekosistem, iklim değişikliğinin etkilerine karşı daha dirençli ve dayanıklı oluyor. Bu anlamda bu sera gerçekten bize çok katkı sağladı."
Ereğli Orman Fidanlığı Sera Şefi Batuhan Şahin, serada dönüşümlü olarak 60 bin adet lavanta fidanı, 10 bin adet kekik ve 10 bin adet adaçayı ve imkan dahilinde tuz çalısı ve bozkır otları ürettiklerini söyledi.
Şahin, "Mevsim ve yöre ihtiyaçlarına göre bozkır otu, adaçayı, lavanta, mavi servi, karaçam ve sedir üzerinde yoğunlaşan bir programımız mevcut. Bunlar ürettiğimiz fidanlar, ağaçlandırma şefliklerinin dikim programlarında öncelikli olarak kullanılmakla beraber halkımızın da ihtiyaçlarını, yöresel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde faaliyet göstermekteyiz." ifadelerini kullandı.