Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına ilişkin, "Türkiye olarak orada ateşkesin sağlanması, saldırıların durması, çocukların katledilmemesiyle ilgili mücadelemize devam edeceğiz. Bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Antalya’da Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı (ATGV) Antalya Eğitim ve Sosyal Tesisi'nde düzenlenen Antalya Adli Tıp Günleri Toplantısı'na katıldı.
Antalya'nın turizmin başkenti ve Türkiye'nin göz bebeği bir şehir olduğunu belirten Tunç, "Burada medeniyetimizin, tarihimizin ve kültürümüzün tüm eserleri yer alıyor." diye konuştu.
Tunç, Antalya'nın özellikle son yıllarda çok daha güzelleştiğini, ilerlediğini ve geliştiğini ifade ederek, kentin sadece ülkenin değil, tüm dünyanın göz bebeği, turizm merkezi haline geldiğini ve gelmeye de devam edeceğini ifade etti.
Filistin konusunun yüreklerini yaraladığını vurgulayan Tunç, şöyle konuştu: "Filistin'de gerçekleştirilen katliamı lanetliyoruz. Orada bir insanlık suçu işleniyor, orada bir savaş suçu işleniyor. Maalesef dünyanın gözü önünde gerçekleştiriliyor. Yıllardır bir abluka altına alınan Filistin halkı, çoluk demeden, çocuk demeden, yaşlı demeden, genç demeden bir katliama maruz bırakılıyor. Bu bütün dünyanın gözü önünde gerçekleşiyor. Bütün uluslararası kuruluşların gözü önünde gerçekleşiyor. Ama maalesef uluslararası kuruluşlar insanlığın sorunlarına çözüm bulmaktan uzak. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı'mız sık sık tekrar ederken, 'Dünya beşten büyüktür', 'Daha adil bir dünya mümkündür' derken bunu boşuna söylemiyor. Bunun gerekçeleri olduğu için söylüyor.
"Saldırıların bir an önce durdurulmasıyla ilgili mücadelemizi yapıyoruz"
İşte Filistin hepimizin yüreklerini dağlıyor. Sayın Cumhurbaşkanı'mız başından beri, 7 Ekim'de başlayan bu saldırılardan sonra bölge liderleriyle dünya nezdinde, hükümet ve devlet başkanları düzeyinde 20'yi aşkın liderle görüşmeler gerçekleştirerek, oradaki ateşin sönmesi noktasında gayret gösteriyor. Yine Dışişleri Bakanımız bölgeye giderek, bölge liderleriyle, İslam İşbirliği Teşkilatıyla ve diğer kuruluşlarla toplantılar gerçekleştirerek oradaki ateşin, oradaki saldırıların bir an önce durdurulmasıyla ilgili mücadelemizi yapıyoruz. Diğer yandan da insani yardım çalışmalarıyla ilgili, işte askeri uçaklarımızla insani yardımları bölgeye intikal ettirerek oradaki Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyoruz."
Tunç, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve onun bağlı olduğu uluslararası sözleşmelerin hiç uygulanmadığını vurgulayarak, konseyin huzuruna getirilen ateşkes önerilerinin ABD'nin vetosuyla reddedildiğini belirtti.
"Burada bir soykırım olduğunu, burada bir savaş suçu işlendiğini söylemeye devam edeceğiz"
Güvenlik Konseyinin insanlığın barışı ve huzuru için mücadele etmesi gerekirken, ateşkes önerisini reddederek adeta sanki "savaş konseyi" gibi hareket ettiğini belirten Tunç, şöyle devam etti: "Bütün dünyanın gözü önünde bunlar gerçekleştiriliyor. Cenevre Sözleşmesi'nden tutun da savaş hukukuyla ilgili insanlığın özellikle devletlerin bu sözleşmelere imza atan ülkelerin, uyması gereken bütün uluslararası ilkeler, sözleşmeler maalesef ayaklar altına alınıyor ve bütün dünyanın gözü önünde. Türkiye olarak orada ateşkesin sağlanması, saldırıların durması, çocukların katledilmemesiyle ilgili mücadelemizi Sayın Cumhurbaşkanı'mız başta olmak üzere, dışişleri bakanımız ve tüm ülke olarak mücadelemize devam edeceğiz. Bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Burada bir soykırım olduğunu, burada bir savaş suçu işlendiğini söylemeye devam edeceğiz.
Oradaki sorunun kalıcı çözümünün, özellikle Filistin halkının bağımsız bir devlete kavuşması gerektiğini ve bunların hakkı olduğunu da söylemeye devam edeceğiz. Başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin Devleti kurulmalı ve orada iki devletli bir yapı oluşturulmalı. Yoksa bu sorun ilanihaye bu şekilde devam eder ve çocuklar katledilmeye devam eder. Çocukları korumak, insanlığın görevi. Yaşlıları korumak insanlığın görevi. Ama maalesef bütün dünyanın gözü önünde hastane bombalanıyor ve 500'den fazla sivil insan kaybediliyor. Bu gerçekten kabul edilebilir bir durum değil. Türkiye olarak hep bundan sonra da Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya ve bu haksızlığı bütün dünyaya haykırmaya devam edeceğiz inşallah."