Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

"Babylons & İstanbul Sanat ve Antika Fuarı", farklı kültürlerden birçok sanatçıyı ağırlıyor

06.11.2021 18:05:00
İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'ndaki fuara, bu yıl 600 sanatçı, 40 galeri ve 35 antika firması katılıyor Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı ile Ukrayna İstanbul Başkonsolosluğunun bu yıl konuk ülke olarak katıldığı fuarda, birçok İranlı galeri de yer alıyor
İSTANBUL (AA) - AİŞE HÜMEYRA BULOVALI - Demos Fuarcılık tarafından bu sene ikinci kez düzenlenen Babylons & İstanbul Sanat ve Antika Fuarı (IAFF) sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor.

İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'ndaki fuara, bu yıl 600 sanatçı, 40 galeri ve 35 antika firması katılıyor. Fuarda aynı zamanda dijital sanat NFT eserleri de sergileniyor.

Nidra Art Galeri Sanat Yönetmeni Mohsen Mohammadzadeh, 2014'den beri Türkiye'nin farklı illerinde ve İstanbul'da sergiler düzenlediklerini belirterek, 24 yıldır resim sanatı ile uğraştığını söyledi.

İran'da geniş bir sanat çevresine sahip olduğunu dile getiren Mohammadzadeh, yurt dışına çıkmak isteyen genç ve yetenekli İranlı sanatçılara destek olmak amacıyla Nidra Art Galeri'yi kurduklarını anlattı.

Mohammadzadeh, galeri olarak İtalya, Fransa, Katar, Kanada ve ABD'de de sergiler açtıklarını aktararak, "Sergilere katılan sanatçıların hepsi İranlı genç sanatçılar. Biz onları dünyaya tanıtmaya çalışıyoruz. Çünkü gençlerin kendi yeteneklerini sergileme fırsatları kolay olmuyor." dedi.

Fuara 109 İranlı ve 1 Türk olmak üzere toplam 110 sanatçıyla katıldıklarına işaret eden Mohammadzadeh, "Türkiye'de ilk kez bir sanat fuarına katılıyoruz. Fuarda da en büyük stant bizim ve burayı başarılı buldum. Biz de burada iyi karşılandık. Eserlerimizi beğeniyorlar. Oldukça ziyaretçimiz var." diye konuştu.

Doart Galeri'nin sahibi Davut Caferpur ise fuarda beklediklerinin üzerinde satış yaptıklarını, fuar sayesinde İranlı sanatçıların Türkiye'de sanat çevresinde bir yer edinmeye başladıklarını ifade etti.

Caferpur, fuara 35 sanatçının 74 eseriyle katıldıklarını, bunlardan beşinin İranlı, diğerlerinin ise Türk olduğunu belirtti.

İranlı Old Bridge Galeri'nin sahibi Adel Alasvand da ilk kez böylesine uluslararası bir fuara katıldıklarını aktararak, 10 sanatçının 50 eseriyle Türk sanatseverlerin karşısına çıktıklarını ve ilgiden memnun olduklarını söyledi.

Alasvand, Türkiye'deki sanat piyasasının şu anda İran'a göre daha yüksek olduğuna dikkati çekerek, İranlı sanatçıların dünyaya açılması adına Türkiye'deki sanat fuarlarının bir basamak olarak önem arz ettiğini bildirdi.

Fuara katılan Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanlığından Mıkramran Mahmudov, "Ülkemizi böyle bir fuarda sanatçılarımızla temsil etmekten dolayı çok mutluyuz. Bu anlamda fuar teşkilatına daveti adına teşekkür ediyoruz. Burada Azerbaycan'ın tecrübeli, başarılı ve çağdaş 5 ressamının ve 2 heykeltıraşının 11 resmi ile 9 heykelini sergiliyoruz." ifadelerini kullandı.

Mahmudov, kardeş ülke Türkiye'de olmaktan dolayı çok memnun olduklarını dile getirerek, "Burada kendi evimizdeyiz gibi hissediyoruz. Fuar, önemli bir etkinlik ve çok büyük bir ilgi var." dedi.

Ukrayna İstanbul Başkonsolosluğu standında da görevli İstanbul Art Platformu Sanat Yönetmeni Polina Somochkina, 8 Ukraynalı sanatçının toplam 30 eseriyle fuara katıldıklarını aktardı.

Konsolosluk olarak ilk kez bir sanat fuarına katıldıklarını dile getiren Somochkina, bundan sonra da Türkiye'de olan bu tarz projelere katılmak istediklerini ifade etti.

Somochkina, fuarda sergilenen eserlerde hem geleneksel hem de modern çalışmalara yer verdiklerini ve ziyaretçilerden olumlu tepkiler aldıklarını anlattı.

- "Sanatseverlerin düşünceleri bizim için ekmek, para kadar değerli"

Galeri Apollo'nun kurucusu, Belçikalı ressam Karl Talip Kara ise bu yıl Bodrum Sanat ve Antika Fuarı'nın ardından oradaki birkaç sanatçıyla beraber bir galeri çatısı altında birleşmeye karar verdiklerini belirtti.

Fuarda 13 sanatçıyı temsil ettiklerini dile getiren Kara, Galeri Apollo'nun multikültürel bir platform olduğunun altını çizerek, "En geleneksel sanatlardan hat ve tezhibe, çağdaşlaştırılmış formlarından, süper çağdaş sanata kadar hazırladığımız içeriklerle aslında galeri olarak kültürlerarası bir köprüyüz. Sanatçılarımız da Türkiye'nin farklı illerinden gelmekte. Bu kadar farklı kültürün, eserlerin bir çatı altında olması beni çok mutlu ediyor." diye konuştu.

Türkiye'deki sanat piyasası şartlarına göre sanatçılarından komisyon almadığını söyleyen Kara, şunları kaydetti:

"Tüm eserlerin satışlarının kazançları sanatçıların kendisine ait. Ben herhangi bir kar almıyorum. Ben sadece imkanları ayarlamaya çalışıyorum. Benim amacım galeristlik yapmak değil, galeri olmanın avantajlarını ben dahil diğer sanatçılara sunabilmek. Ocak ayında fiziksel mekanımızda atölye çalışmalarına başlayacağız. Bu ay 20 Kasım'da da karma sergi açacağız. 50'den fazla sanatçının katılımını bekliyoruz. Fuara gelen sanatseverlere de çok teşekkür ediyorum. Düşündüklerini hiç çekinmeden dile getiriyorlar. Onların düşünceleri bizim için ekmek, para kadar değerli."

Fuara konuk olan Sanatta Engel Yok Vakfı Başkanı Yasemin Zanbak, önceliklerinin engelli bireylerin hak ve özgürlüklerini korumak olduğunu söyledi.

Zanbak, "Onların yaptıklarını bu fuarda sergileyip, onlara katkı sağlayabilmek istiyoruz. Ayrıca ressam arkadaşlarımız da vakfımıza bağışta bulunarak, bize destek oluyorlar." dedi.

Vakıf bünyesinde şu anda 18-28 yaş arası 5 engelli sanatçıyı desteklerini kaydeden Zanbak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bazılarının elleri yok, ayak parmaklarıyla resim yapıyor. Otizmli, down sendromlu, bir kaç yerde engeli olan sanatçımız var. İnşallah bundan sonra daha geniş kitlelere hizmet verebilmeyi ümit ediyoruz. Biz iki yıl önce Sanatta Engel Yok Derneği'ni kurduk. Yaklaşık 15 gün önce de vakıf olduk. Kadıköy Kalamış'tayız. Resim, müzik, plastik sanatların her dalında engelli bireylere dersler veriyoruz. Pandemi döneminde maalesef bire bir dersler veremedik. Şu anda da kayıtlarımız başladı. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nden de gönüllü hocalarımız yeni dönemde de dersler verecek."

- Fuarda birçok sanat ve antika eseri dikkati çekiyor

Fuarda sanat ve antika eserlerin yanı sıra kokular da yerini alıyor. Fatih Sultan Mehmet'in gül koklayan resminden esinlenerek üretilen esanslar, fuarda ziyaretçiler tarafından ilgi görüyor. 19. yüzyıldaki Osmanlı esans şişelerinden esinlenen tasarım şişeler, bugünün formatına getirilerek, özel kokuları ile alıcısı ile buluşuyor.

Fuarda aynı zamanda antikaya meraklı olanlar için özellikle 1951 üretimi otomobil sergileniyor. Mustafa Rafi Ergül'e ait olan siyah otomobil, eski Başbakanlardan Şemsettin Günaltay'ın aracı olma özelliğini taşıyor. Türkiye'de sadece 2 adet olan aracın yüzde 98'inin restorasyonu tamamlanmış.

Hanedan üyelerine ait özel eşyaların da sergilendiği fuarın antika bölümünde Sultan 2. Abdülhamid Han'a ait emperyal altın murassa tabaka da yerini alıyor. Üzerinde elmas ve pırlantaların olduğu eser, meraklılarının beğenisine sunuluyor.

Ayrıca Mustafa Kemal Atatürk'ün, Hüsrev Gerede'ye hediye ettiği gümüş tabaka da İstanbul Sanat ve Antika Fuarı'nda ziyaretçilerle buluşuyor.

İstanbul'da, Arap harfleriyle 1844'de Türkçe olarak basılan ilk Osmanlıca yemek kitabı da fuarda ilgi çeken ürünler arasında yerini alıyor. İçerisinde turşu, et yemekleri ile tatlıların tarifleri yazan kitapta birçok yemek bulunuyor.

Osmanlı ve Erken Cumhuriyet döneminde seyyar satıcıların kullandıkları ürünler de fuarda sergileniyor. "Karaköy Poğaçacısı" tezgahı, aşıkların niyet çektirdiği ürünler de fuarın gözde antika eserlerini oluşturuyor.









DİĞER HABERLER