ANKARA (AA) - Ankara Şehir Hastanesi Onkoloji Hastanesi doktorları ve sağlık çalışanları, "Meme Kanseri Farkındalık Ayı" dolayısıyla pembe balonlar ve pankartlarla yaptıkları yürüyüşle hastalıkta erken tanının önemine dikkati çekti.
Onkoloji Hastanesi önünden başlayarak Ankara Şehir Hastanesi kampüsü içinde düzenlenen yürüyüşte, doktorlar, hemşireler, sağlık çalışanları ve öğrenciler katıldı.
1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı dolayısıyla düzenlenen yürüyüşte, meme kanserinin sembol rengi pembe renkli balonlar ve pankartlar taşıyan ve yakalarına pembe renkli kurdeleler takan doktorlar, "erken teşhis hayat kurtarır", "erken fark edersen çok şey fark eder" sloganları attı.
Ayrıca Onkoloji Hastanesi'nde kurulan stantla hastalığa ilişkin bilgilendirmede bulunuldu ve broşürler dağıtıldı.
- "Kadınlarda en sık görülen kanser türü"
Onkoloji Hastanesi Medikal Onkoloji Doktoru Burak Civelek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü, bütün kadın kanserlerinin yaklaşık yüzde 30'unu oluşturuyor. Bunu şöyle örneklendirebiliriz; 40 daireli bir apartmanda yaşıyorsanız buradan ömür boyu en az 5 kişi veya 20 haneli bir köyden en az 2 kişi meme kanserine yakalanacak demek. Bu kadar sık görülüyor." bilgisini paylaştı.
Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında yapılan faaliyetlerle hastalığın erken tanı ve tedavideki başarı oranlarının artırılmasını amaçladıklarını vurgulayan Civelek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Meme kanserinin birtakım bulguları var ama maalesef hastalar genellikle doktora geç başvuruyor. Bu hastalıkla ilgili karşılaştığımız en sık bulgular, memenin şekil ve büyüklüğünün değişmesi, yeni gelişen ağrılı veya ağrısız kitleler, meme başında çekinti, cilt yapısında değişiklikler ve akıntı hatta koltuk altındaki bir şişlik bile meme kanseri belirtisi olabilir. Erken tanı konulduğunda tedavi başarı şansı çok artıyor, çok daha hafif, kısa süreli tedavilerle yüzde 90'lara varan başarı sağlamaktayız."
- "40 yaşın üzerindeki kadınlar, iki yılda bir mamografi çektirmeli"
Doktor Civelek, Türkiye'de 40 yaşından sonra tüm kadınlara iki yılda bir mamografi çektirme, yılda bir defa klinik muayene ve bunun dışında aylık kendi kendine muayenenin önerildiğine dikkati çekerek, bunun dışında ailede hastalık öyküsü olanların 20-25 yaşından itibaren kendi kendine muayeneye başlaması gerektiğini vurguladı.
Meme kanserinin sadece yüzde 10'luk bir kısmının ailesel özellik gösterdiğini anlatan Civelek, meme kanserinin önlenebilir risk faktörleri içinde sigara, alkol kullanımı, obezite, doğum kontrol hapları kullanımının yer aldığını anlattı.
Civelek, hastalığın erkeklere göre kadınlarda daha fazla görüldüğünü, ileri yaş, erken menopoz, geç yaşta anne olmak veya hiç doğum yapmamak gibi risk faktörlerinin bulunduğunu belirtti.