Anasayfa Güncel Ekonomi Spor Siyaset 3.Sayfa Eğitim Yaşam Dünya Sağlık Teknoloji Bunları Biliyor musunuz?

Adalet Bakanı Gül, Sakarya'da Bölge Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu:

19.02.2021 14:03:00
"En iyi kanunu yapsanız bile son tahlilde asıl olan iyi uygulamalardır. Bu çerçevede yorum, hukukun temel kaynakları arasındadır. Ancak yorum faaliyetiyle açılan içtihat kapısı jüristokrasiye değil demokrasiye, adalete, hukukun üstünlüğüne, hukuk güvenliğine, hukuk devletine açılmalıdır" "Hangi kanunu çıkarırsak çıkaralım, hangi anayasa düzenlemesini yaparsak yapalım, en iyi reform en iyi uygulamadır. Bu da uygulayıcıların, yargı mensuplarımızın reforma sahip çıkmasıyla ancak mümkün olur"

SAKARYA (AA) - Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, en iyi kanun da yapılsa son tahlilde asıl olanın iyi uygulamalar olduğunu belirterek "Bu çerçevede yorum, hukukun temel kaynakları arasındadır. Ancak yorum faaliyetiyle açılan içtihat kapısı jüristokrasiye değil demokrasiye, adalete, hukukun üstünlüğüne, hukuk güvenliğine, hukuk devletine açılmalıdır." dedi.


Gül, yargı teşkilatıyla ilgili konuları ele almak üzere Sakarya'da düzenlenen Bölge Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Salgın nedeniyle ara verdikleri bölge değerlendirme toplantılarının 10'uncusunu Sakarya'da gerçekleştirdiklerini belirten Gül, "Daha iyiye ulaşabilmemizin, vatandaşlarımızın adalet hizmetlerinden daha iyi istifade edebilmesinin yolu, daima sorunların masaya yatırılması, bu sorunların çözümü yönünde irade ortaya konulmasıyla mümkün olacaktır. İşte bu toplantının amacı da budur." dedi.


Gül, yargının kişilerin haklarını arayabileceği, uyuşmazlıklarını çözmek için müracaat ettiği merci olduğunu aktararak şöyle devam etti:


"Demokratik sistemlerde iyi işleyen yargı sisteminin tesisi en önemli zarurettir. Değişime ayak uyduramayan, yenilikçi yaklaşımları benimsemeyen bir sistemin ayakta kalması mümkün değildir. Bu sebeple uzun bir süredir hazırlıklarını yaptığımız Yargı Reformu Strateji Belgesi, 30 Mayıs 2019'da Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklandı ve bu yargı reformunda Türkiye'de toplumun her kesiminin talep ettiği bütün beklentiler bir hedef olarak ortaya konulmuştur."


Bugün itibarıyla Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin yüzde 50'sinin hayata geçtiğini, uygulamaya başlandığını anlatan Gül, İnsan Hakları Eylem Planı'nın da yakın zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna açıklanacağına, bu belgeye de yargı reformu çerçevesindeki önemli bir amacı gerçekleştirmiş olacaklarına işaret etti.


Bakan Gül, demokrasiyi, insan hakkını, onurunu koruyan eylemler ve adımlar planlandığını dile getirerek erişilebilir, daha etkin, daha iyi işleyen adalet ve millete layık sistemi hep birlikte ortaya koyacaklarını ifade ederek "Ekonomi-yargı ilişkisini de özgürlükleri de bu anlamda vatandaşımızın layık olduğu şekilde ortaya koyacağız. Sofradaki ekmeği büyüteceğiz ve özgürlükleri artıracağız. 2023'e de bu çerçevede emin adımlarla ilerlemiş olacağız." değerlendirmesinde bulundu.


- "Hayvanların korunmasını da gelecek dönemde atılacak adımların en başında"


Hayvanların korunmasının da gelecek dönemde atılacak adımların en başında geldiğini anlatan Gül, "Hayvanları bir mal gibi gören anlayış değil, hayvanları bir can gibi gören anlayış da inanıyorum ki en yakın zamanda kanuni düzenlemeler ve diğer ilgili mevzuatlar ve daha önemlisi uygulamalar hayata geçecektir." dedi.


Gül, yargının vermiş olduğu kararlarla adaletin tecil ettiğini, adil yargılanmanın tüm vatandaşların en temel hakkı olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:


"Bunu ortaya koyan da yine gerekçeli karar hakkıdır. En iyi kanunu yapsanız bile son tahlilde asıl olan iyi uygulamalardır. Bu çerçevede yorum, hukukun temel kaynakları arasındadır. Ancak yorum faaliyetiyle açılan içtihat kapısı jüristokrasiye değil demokrasiye, adalete, hukukun üstünlüğüne, hukuk güvenliğine, hukuk devletine açılmalıdır. Verilen herhangi bir kararı, tüm vatandaşlarımıza 'Ben de olsam aynı kararı verirdim.' dedirtebiliyorsak işte o zaman yargı amacına ulaşmış demektir."


Bakan Gül, her insanın yargılama sonucunda eline aldığı kararı okuduğunda aklen ve kalben tatmin ve adil yargılandığından emin olması gerektiğinin altını çizerek "İşte yargı mensuplarının bunu sağlayacağı yer de kararın gerekçesidir çünkü yargı mensupları kararıyla beraber konuşur. Bu yıl Yunus Emre Yılı olması sebebiyle hem kararın mahiyeti hem de dili güzel, öz Türkçeyle olmalı ve tüm tarafları ayrıca içerikte tatmin etmelidir." dedi.


Toplantıda, istinaf uygulamalarını da değerlendireceklerini, bu uygulamadaki eksikliklerin masaya yatırılacağını, soruşturmanın etkin bir şekilde sürdürülmesi, makul sürede tamamlanması konularına da değinileceğini dile getiren Gül, "Lekelenmeme hakkı kapsamında 320 bin 202 vatandaşımız 2017 Eylül'den itibaren lekelenmekten kurtulmuştur. Bu uygulamaya sahip çıktığı için tüm yargı mensuplarımıza teşekkür ediyorum. Yargıyı kullanarak vatandaşlarımıza iftira atılmasını bu uygulamayla engellemiş olduk. Sahip çıkarak uygulamayı sürdürmemiz lazım." diye konuştu.


Gül, 2020'de başlayan seri ve basit yargılamaların çok önemli olduğuna dikkati çekerek "Bildiğiniz gibi seri yargılamada 70 bin 362 dosya mahkemelerce karara bağlandı. Önceden 2 yıl sürerken bu davalar, bu ihtilaflar, 15 günde kesinleşiyor ve sonuçlandırılıyor. 1 yıldır başlayan bir uygulama. Salgına rağmen, adliyelerin bir süre kapalı olmasına rağmen bu konuda önemli bir gelişme. Vatandaşın 2 yıl sürecek işini, 15 günde bu reformla bitirmiş olduk." dedi.


Bakan Gül, basit yargılamada ise 78 bin 382 dosyanın sonuçlandırıldığını, bu uygulamada dosyaların 3 ay gibi kısa sürede sonuçlandırıldığını bildirdi.


- "Çabuk yargılama istemiyoruz, makul sürede yargılama olsun ve adil bir karar verilsin istiyoruz"


Bu uygulamaların, vatandaşların yargıya güvenini artıran reformlar olduğunu ifade eden Gül, yargı mensuplarına, vatandaşların işini kolaylaştırdıkları, bu reformu sahiplendikleri ve reforma sahip çıktıkları için teşekkür etti. Gül, uzlaştırma ve arabuluculuk gibi alternatif çözüm yollarının da yine sahip çıkılması gereken önemli unsurlardan olduğunu söyledi.


Bakan Gül, Orhan Gazi'nin "Adaletin en kötüsü geç tecelli edenidir. Sonunda hüküm isabetli olsa da geciken adalet zulümdür." sözüne atıfta bulunarak şöyle devam etti:


"Biz vatandaşlarımıza bu çerçevede, bu anlayışla yaklaşmak zorundayız. Nitekim 2019 yılı başı itibarıyla uygulamaya koyduğumuz yargıda hedef süre uygulaması da yine salgına rağmen başarıyla uygulanmakta. Bu hususta hedef süreleri de daha da revize ederek vatandaşımız savcıya, mahkemeye geldiğinde ne zaman işi az çok bitecek, bunu öğrenmiş olacak. Bunu nispeten daha da iyileştirerek uygulamamız gerekiyor. Biz 5 sene, 10 sene sonra hak ettiği şeyi verdiğimizde geç gelen adalet, adalet olmuyor. Biz çabuk yargılama istemiyoruz, makul sürede yargılama olsun ve adil bir karar verilsin istiyoruz."


Nerelerde sorunlar varsa vatandaşların mağduriyetinin önüne geçilmesini önemsediklerini dile getiren Gül, şunları kaydetti:


"Hangi kanunu çıkarırsak çıkaralım, hangi anayasa düzenlemesini yaparsak yapalım, en iyi reform en iyi uygulamadır. Bu da uygulayıcıların, yargı mensuplarımızın reforma sahip çıkmasıyla ancak mümkün olur. Onlar adına karar verdiğimiz vatandaşlarımıza, adliyenin kapısından girerken de çıkarken de 'burada adalet dağıtan bir mekanizma var' duygusunu hep beraber vermemiz lazım. Özellikle son zamanlarda çok önemli gelişmeler adımlar oldu, uygulamalar oldu. Bunu daha da güçlendirerek, milletimizin işte burada adalet dağıtılıyor duygusunu her birlikte vereceğimiz, güzel sonuçları almak hepimizin ortak dileği."


DİĞER HABERLER