TBMM (AA) - MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, ilk üretimden son zincire kadar kurdukları kartel yapıyla ekonomik gücünü ülkesine ve vatandaşa karşı silah olarak kullananlardan adli ve idari olarak hesap sorulması gerektiğini belirterek, "Bu işbirlikçilerin küresel bağlantıları ve başta FETÖ olmak üzere terör örgütleri ile iltisakı araştırılmalıdır." dedi.
TBMM Genel Kurulunda, 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin görüşmelerine başlandı.
MHP Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Akçay, bütçenin tümü üzerinde yaptığı konuşmada, 2023 yılı bütçesinin Cumhuriyetin 100. yılının bütçesi olarak özel bir anlam ifade ettiğini; bu bütçeyi, milli tarih şuuruyla, dün-bugün-yarın perspektifiyle ele aldıklarını söyledi.
Dünyanın, salgınlar, savaşlar ve ekonomik buhranların neden olduğu küresel krizlerle boğuştuğunu, derinleşen krizlerin Asya'dan Avrupa'ya, Amerika'dan Afrika'ya pek çok ülke yönetiminde istikrarsızlığa yol açtığını belirten Akçay, AB ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede hükümet krizlerinin çıktığını, siyasi çalkantıların yaşandığını ifade etti.
Birçok ülkede hükümetlerin görev sürelerinin "marul ve kabağın bozulma süresi"nden daha kısa sürdüğünü dile getiren Akçay, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, sağladığı istikrar ile adeta bir çınar gibi kök salmakta, özgün bir model olarak tüm dünyaya örnek olmaktadır." dedi.
Parlamenter sistemden kaynaklanan sorunlar nedeniyle çok sayıda hükümet krizine maruz kalındığını, istikrarsız hükümetlerin deneme yanılma yöntemiyle ülke meselelerinin adeta yap boz tahtasına çevrildiğini anlatan Akçay, o dönemlerde memleketin temel meselelerinin ortada kaldığını söyledi.
Parlamenter sistemde hükümetlerin ortalama görev süresinin 1 yıl 3 aya tekabül ettiğini vurgulayan Akçay, "Parlamenter sisteme dönme arzusu; siyasi bir körlük, müzmin bir ufuksuzluk, geçmiş deneyimlerden ders almayan bir akılsızlıktır. Bu sisteme 'ucube' diyenler, eski sistemin kısır tartışmalarını yeni sistem üzerinden yürüten ucube bir tutum takınmaktadırlar." diye konuştu.
- "Teröristlere kalkan olmaktadırlar"
Erkan Akçay, Türkiye'nin milli çıkarları ve hedefleri doğrultusunda, güçlü bir şekilde, kendi çizdiği yolda ilerlemeye devam ettiğini söyledi.
Çok yönlü, aktif ve dinamik politikalarıyla inisiyatif alan Türkiye'nin, başka ülkelerin gündemine mahkum olmadığının altını çizen Akçay, yerli ve milli kalkınma hamleleriyle yüksek teknolojinin ve savunma sanayinin gelecek vizyonunun şekillendirildiğini aktardı.
Geçmişte manda ve himayeyi savunanların, bugün ittifak halinde "iktidara gelirsek AB'nin Türkiye hakkındaki bütün kararlarını derhal uygulayacağız" diyerek Brüksel'e selam durduklarını savunan Akçay, şunları kaydetti:
"Bugün 'Türkiye, Suriye'de nüfus mühendisliği yapıyor' diyenler, Hatay'ın anavatana katılmasına da kesinlikle karşı çıkarlardı. Bugün 'Türkiye'nin bir beka sorunu yok' diyenler, dün Samsun'daki ilk adımı, Amasya, Erzurum ve Sivas'taki bağımsızlık çağrısını da gereksiz, hatta zararlı bulacaklardı. Türk ordusunun kimyasal silah kullandığı iftirasını atan hainler, dün Kuvayımilliye'ye de alçakça iftiralar atmışlardı. Kahraman ordumuza defalarca 'katil' ve 'satılık' diyen güruh, Taksim'deki saldırıyı devletin planladığını ima ederek teröristlere kalkan olmaktadırlar. Politikalarını yabancı ülkelerden atanan siyasi komiserlere emanet edenleri milletimiz ibretle izliyor. Aklını ve vicdanını yabancılara ipotek ettiren bu siyasi rehinelere Türk milleti geçit vermeyecektir. Kendini ve ülkesini küçük görüp, Batı'ya bakmaktan boynu tutulan mandacılara milletimizin tahammülü kalmamıştır."
- "Yavuz hırsız misali suç bastırmaya kalkışmıştır"
Erkan Akçay, küresel ekonomik krizlerin Türkiye üzerindeki olumsuz etkilerinin, sanayide kesintisiz bir şekilde dönen çarklarla büyük ölçüde bertaraf edildiğini dile getirdi.
Küresel ekonomideki durgunluğa rağmen sanayi üretimindeki artışın devam ettiğini vurgulayan Akçay, şöyle konuştu:
"Türkiye bir yandan küresel krizlerle mücadele yürütürken diğer yandan küresel para simsarlarının ve işbirlikçilerinin organize saldırılarıyla mücadele etmektedir. Bir kısım zincir marketler, kartel oluşturarak fahiş fiyat artışları yaratmakta, piyasalardaki suni dalgalanmaları bahane ederek hayat pahalılığını körüklemektedir. Öyle ki bu tekelci marketler zincirinin haddini bilmez küstah bir sözcüsü, ekonomik gerçekleri çarpıtarak yavuz hırsız misali suç bastırmaya kalkışmıştır. Bu malum şahıs; enflasyonun dizginlendiği, petrol fiyatlarının düşüşe geçtiği, döviz kurunun yatay seyir izlediği olumlu bir süreçte temel gıda ürünlerine yaptıkları zamları meşru göstermeye çalışmıştır. İlk üretimden son zincire kadar kurdukları kartel yapıyla ekonomik gücünü ülkesine ve vatandaşımıza karşı silah olarak kullananlardan adli ve idari olarak hesap sorulmalıdır. Bu işbirlikçilerin küresel bağlantıları ve başta FETÖ olmak üzere terör örgütleri ile iltisakı araştırılmalıdır. Unutulmasın ki Türkiye kriz fırsatçılarına, faiz lobilerinin döviz operasyonlarına ve küresel tefecilere asla geçit vermeyecektir. 'Bittik, tükendik, mahvolduk' söylemleriyle milletimizi karamsarlığa sürüklemeye çalışanlar hayal kırıklığına uğrayacaktır."
- "Hiçbir köhne girişime milletimiz tarafından rağbet edilmeyecek"
MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, küresel enflasyonun bu yıl sonunda yüzde 8,8'e yükseleceği, 2023'te ise yüzde 6,5'e gerileyeceğinin tahmin edildiğini söyledi.
Türkiye'de ise 2022 yılı sonunda baz etkisinin yanı sıra döviz kuru gelişmeleri ve gıda fiyatlarında beklenen düzeltme etkisiyle enflasyonda düşüş gerçekleşmesinin beklendiğini bildiren Bülbül, piyasada hakim durumda bulunan ve bu hakim durumlarını kötüye kullanan yapıların üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiğini söyledi.
Bülbül, "Haksız fiyat artışlarıyla vatandaşımızı ve devletimizi zor duruma sokmaya çalışan ahlaksızlar tespit edilip ifşa edilmeli ve hukuken hesap sorulmalıdır. Bekamıza yönelik tehdit ve saldırılara karşı çetin bir mücadele içerisinde olduğumuz bu dönemde, Cumhur İttifakı olarak vatandaşımızın ekonomik ve sosyal ihtiyaç ve taleplerine cevap vermek için de azami gayret sarf etmekteyiz." dedi.
Bülbül, partisinin de taahhütleri arasında yer alan birçok düzenlemenin 27. yasama döneminde Cumhur İttifakı'nın oylarıyla Gazi Meclis'te kabul edildiğine dikkati çekerek, "Yakın zamanda hayata geçirilmesini beklediğimiz emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetinin giderilmesi; kamuda kadro alamayan taşeron işçiler, 4/B'li, vekil, sözleşmeli, fahri ve geçici statüde çalışanların kadroya geçirilmesi; emekli aylıklarındaki eşitsizliklerin giderilmesi; şehit ailelerinin ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmesi gibi düzenlemelerin vatandaşlarımızı memnun edeceğine inanıyoruz ve bu doğrultuda yapılacak olan çalışmalara katkıda bulunmaya devam etmekteyiz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sayesinde hızlı ve etkin karar alma imkanlarıyla yönetimde bir zafiyetin oluşmasına fırsat verilmediğine işaret eden Bülbül, "Türkiye'nin lider ülke olma hedefine yürüme azmine ket vuracak veya zaman kaybettirecek hiçbir köhne girişime milletimiz tarafından rağbet edilmeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Dış politika anlayışını açık bir şekilde destekliyoruz"
MHP Grup Başkanvekili Bülbül, Türk Dünyası 2040 Vizyonu Belgesi kapsamında yakın gelecekte ortak para biriminin kullanılması, ticari ilişkilerin geliştirilmesi, iktisadi, kültürel ve siyasi birlikteliğin ilerlemesi ve kurumlar arası koordinasyonun artırılması gibi adımların atılmasının beklendiğini anımsatarak, partisinin, Türk Devletleri Teşkilatı'nın yaptığı bu çalışmaları heyecanla takip ettiğini ve gönülden desteklediğini bildirdi.
Türkiye'nin etkin ve başarılı diplomatik girişimlerinin, dünya kamuoyunda büyük bir takdir topladığını, başta BM olmak üzere birçok devlet tarafından minnet ve şükran ifadeleriyle karşılık bulduğunu belirten Bülbül, "Diplomaside oldukça etkin ve itibarlı olan devletimizin etik değerlere saygılı, insanı merkeze alan, dengeli ve milli çıkarlarımızı gözeten dış politika anlayışını memnuniyetle karşılıyor, açık bir şekilde destekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin, tüm terör örgütlerine karşı aynı anda başarılı bir mücadele verdiğini kaydeden Bülbül, "Yurtiçi ve yurt dışında terör, uyuşturucu gibi birçok alanda yürütülen başarılı operasyonlara imza atan devletimize karşı köşeye sıkışan terör örgütleri ve arkalarındaki odakların kara propaganda faaliyetlerine de hız verdiği görülmektedir. Ne yazık ki içeride muhalif olmak adına bu kara propaganda faaliyetlerine alet olanlar, yalan haberleri yayanlar, milletimize kötülük etmekte, terör örgütlerinin ekmeğine yağ sürmektedirler." dedi.
Türkiye'nin nüfus istiklalini korumak zorunda olduğunu, Türkiye'nin "göçmen kampı" haline gelmesini kabul etmelerinin asla söz konusu olmayacağını dile getiren Bülbül, bu doğrultuda geçici barınma statüsünde bulunan Suriyelilerin ülkelerine sağ salim, güvenli ve gönüllü bir şekilde dönmeleri gerektiğini vurguladı.
Bülbül, "Demografik geleceğimizin teminat altına alınması yönünde atılan her türlü adımın destekçisiyiz." ifadelerini kullandı.