Yargının asli unsurlarından olan bağımsız savunmayı temsil eden avukatlar, sadece hukuki sorun ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamakla görevli ve yükümlü değildirler. Aynı zamanda entelektüel ve özgül bir kamusal role sahip avukatlar, birey olarak; kamu için ve kamu adına mesajı, görüşü, tavrı temsil etmek, hakikati ifade etmek zorundadırlar.
Yine barolar, sadece, avukatlık mesleğini geliştirmekle, meslek mensuplarının yararlarını korumak ve gereksinimlerini karşılamakla, meslek düzenini, ahlakını, saygınlığını, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmakla ve korumakla görevli olmayıp; toplumsal değişime ve dönüşüme katkı yapmakla, bu amaçla, kurulu olanı, alışılmış olanı, bilineni, rahat şeyleri, insani ve toplumsal ilişkileri, becerileri sorgulamakla yükümlü olan, olması gereken kuruluşlardır.
Barolar ve avukatlar sadece bunları değil, hakikati temsil etmek, bir haminin veya vasinin ya da başkaca bir otoritenin yönlendirmesine izin vermemek, toplumsal değişime ve dönüşüme öncülük edebilmek için yeni diller icat etmek durumundadırlar.
"Toplumsal barışın sağlanmasına katkıda bulunuyoruz"
Bizler insanlara dokunuyor, insanları dinliyor, insanların sorunlarını paylaşıyor, yükünü üstleniyor, başka insanlarla olan hukuki sorunlarını çözüyor, adaletin gerçekleşmesine, hukukun üstünlüğünün egemen kılınmasına, toplum huzurunun, toplumsal barışın sağlanmasına ve sürdürülmesine katkıda bulunuyoruz. Hakka inanıyoruz, iyiyi, güzeli, doğru olanı yapmaya, sabırla yapmaya çalışıyoruz.
"İşimizi, mesleğimizi iyi yapmaya çalışıyoruz"
Biz avukatlar işimizi, mesleğimizi iyi yapmaya çalışıyoruz. Müvekkillerimize hizmet ettiğimizi düşünerek, onların acısını, duygularını hissederek yapıyoruz. Dünya siyasi tarihinin incelenmesinden de anlaşılacağı üzere, devrim niteliğindeki pek çok eylemde, dünya tarihini değiştiren ve dönüştüren tüm toplumsal olaylarda, gerek eylem, gerekse düşünce lideri olarak avukatlar vardır.
"Hak arama, savunma mesleğinin onurlu temsilcileri avukatlardır"
Hak arama özgürlüğünün kullanılmasında ve korunmasında hukuki yardımda bulunan, bu amaçla bireyin yanında yer alan, bilgisini ve zamanını hak arayan kişi ve kişilere özgüleyen hak arama/savunma mesleğinin onurlu temsilcileri avukatlardır. Birçok hükmü değişmiş olmakla birlikte, halen yürürlükte olan 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu hükmüne göre, avukatlık ‘kamu hizmeti’ ve ‘serbest’ bir meslektir. Bu konumu ile avukatlık, yargılama faaliyeti içinde vazgeçilmez bir unsur ve hukuk güvenliğinin bir parçasıdır.
"Avukatlık mesleği bir cesaret mesleğidir"
Avukatlık mesleği sadece bilgi mesleği değil, aynı zamanda bir cesaret mesleğidir. Mesleğini yerine getirirken avukat özgür ve bağımsız olmalıdır. Esasen bağımsızlık avukatlık mesleğinin karakteridir. Onun için avukatlık bir serbest meslektir. Bu bağlamda avukat, hiç kimseden emir almamalı, bağımsızlığını zedeleyecek işleri ve görevleri kabulden kaçınmalıdır. Avukatlık, bir güven mesleği olmakla birlikte, avukatlar güvenilir kişi olmalıdır. Kamunun, müvekkilinin, hakimin kendisine olan güvenini ve inancını sarsmamalıdır. Mesleğini özenle yerine getirmeli, sır saklamasını bilmeli, gerek adalet hizmetinin, gerekse mesleğin onurunu ve şerefini her şeyin üzerinde tutmalıdır.Yargının bağımsızlığı kadar savunmanın bağımsızlığı ve avukatın tarafsızlığı da önemlidir. Avukat üslupta yumuşak, eylemde sert olmalıdır. Son bir söz, onu da Mevlana söylüyor: ‘Sesini değil, sözünü yükseltmeli insan. Çünkü gök gürültüleri değil, yağmurlardır yaprakları yaşatan.’ Avukat olursanız eğer siz de öyle yapın. Zira iyi avukatlar, seslerini değil, sözlerini yükseltirler.
Kaynak: