Kararda, Hakan Aysal'ın, sigortadan tazminat alabilmek için evlenmeden yaklaşık 2 ay önce Semra Aysal adına bilgisi ve rızası dışında lehtar olarak yalnızca kendisinin belirlendiği 1 yıllık ferdi hayat sigortası yaptırdığı aktarıldı.
Hakan Aysal’ın kendisini suçtan korumak için olay akşamı Gebze'ye geri dönüş bileti aldığı belirtilen kararda, Aysal'ın eşini burada 3 saat kadar oyalayıp ortalığın tenhalaşmasını beklediği, öldürme eylemine karar verdikten sonra bu fikrini gerçekleştirdiği belirtildi.
Kararda, Hakan Aysal’a olay yaşandığı sırada eşinin yanında bulunmasına rağmen eşinin çığlık atmasını, “Şaka yaptığını düşünmesi ya da böcek gördüğüne dayandırması” ve düşme anını görmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu vurgulandı.
Gerekçeli kararda, Hakan Aysal’ın eylemini sırf acı ve ızdırap vermek için psikolojik bir güdüyle işlediğine dair dosyada mevcut bir delil bulunmadığına yer verildi.
“Kuşkudan sanık yararlanır”
Kararda Mahkeme başkanının sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair somut, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığını savunarak, karara şerh koyma gerekçesi de yer aldı.
Muhalefet Şerhi olarak "Ceza yargılamasının en önemli ilkelerinden olan 'kuşkudan sanık yararlanır' ilkesi uyarınca, sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulu, suçun kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesine bağlıdır. Gerçekleşme şekli kuşkulu ve tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza yargılamasının en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan, varsayıma dayalı olarak hüküm vermek anlamına gelir. Dosya kapsamında her ne kadar sanığın üzerine atılı suçu işlediği şüphesini uyandıracak birden fazla delil olsa da bu deliller olayın oluş anına ilişkin olmayıp, olay öncesinde meydana gelen bir kısım işlem ve olaylara aittir" ifadeleri yer aldı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.