"İnsanlarda rehavet olsun istemiyoruz"
Küçükdemirci, salgın sürecinde dikkatsizlik ve iyi niyet dolayısıyla zaman zaman zor günler yaşandığını belirterek şunları kaydetti;
Örneğin Sinop'un bir köyünde bir teyzemizin eşi rahmetli oluyor. Çocukları İstanbul'dan cenazeye geliyor. Cenaze oluyor, helvalar yenilerek çocukları geri dönüyor. Sonra köyde bazı komşuları, kocası yeni öldü diye teyzemizi evinde ağırlamaya başlıyor. Bir süre sonra ateşi çıkan teyze hasta diye bu sefer köydeki herkes birer gece kendisi misafir etmeye başlıyor. Test sonucu pozitif olduğu anlaşılan teyzemiz 6 günde köyünde 41 haneye girip çıkmış. Teyzemiz nedeniyle o köyde 200'e yakın pozitif vakamız olmuştu. Maalesef kayıplar oldu, can sıkıcı hadiseler yaşandı.
İnsanlarımız çok sıcakkanlı ve iyi niyetli. Yardımlaşmayı çok seviyoruz ama şu dönem büyüklerimizin, çocuklarımızın ve kendimizin iyiliği için birbirimizden uzak durmamız gereken zamanlar. Yani bu süreç bitmedi, halen devam ediyor. İnsanlarda rehavet olsun istemiyoruz kesinlikle çünkü biz bu işin içindeyiz. Gördük, yaşadık, ölen hastalarımız oldu. Kurtulan ancak merdiven, yokuş çıkarken nefes nefese kalan hastalarımız var.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.