Mahkeme Başkanı, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Dairesinden gelen raporda, sanığın suç yönünden cezai sorumluluğunun tam olduğunu aktardı.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Ramazan Doğan, spotçular çarşısında çalıştığını, olay günü çarşıda silah sesi duyduğunu belirterek, sanığı ve maktulü tanıdığını söyledi.Olay anında kaçan sanığın peşinden giderek yakaladıklarını belirten Doğan, "Bize 'gelmeyin sizi de vururum' dedi. Hemen 155’i aradım. Şahsı yakaladık. Yüzüstü yerde yatırdık. Niye yaptın diye sordum. 'Beni mahvettiler, beni bitirdiler, yaşam hakkı vermediler' gibi şeyler söyledi. Poşetinde silah vardı. Gelen polislere şahsı teslim ettik." dedi.
Duruşmada söz alan İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç ve diğer avukatlar, davaya katılma talebinde bulundu.Maktul Servet Bakırtaş'ın kızı Elif Bakırtaş da stajını yeni bitmiş bir avukat olduğunu ve 6 yaşından beri adliye koridorlarında bulunduğunu dile getirerek, "Ben mesleği babamdan öğrenmek istiyordum ama artık yok. Ben artık her kapı çaldığında korkarak açıyorum. Eğer doğrudan zarar gören bir avukat arıyorsanız o benim. Lütfen avukatların katılma taleplerini kabul edin" diye konuştu.
Taleplerle ilgili söz verilen tutuklu sanık Abdullah Türkoğlu, söyleyecek bir şeyi olmadığını, bir sonraki celseye cezaevinden bağlanmak istediğini söyledi.Mahkeme, İstanbul Barosu ve Türkiye Barolar Birliğinin katılma taleplerinin kabul edilmesine karar verdi.Barodan sanığa yeniden avukat atanması için yazı yazılmasına hükmeden mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Abdullah Türkoğlu'nun 2014'te Yenibosna'daki Spotçular Çarşısı'nda iş yerinin olduğu, aynı yerde iş yeri olan Burak Ocak ile tartıştığı ve Ocak'ı silahla yaralamasından dolayı cezaevine girdiği anlatılıyor.
Türkoğlu'nun cezaevinden tahliye edilmesinden sonra Ocak'ın avukatı olan maktul Servet Bakırtaş'ın kendisine haciz işlemleri yaptığı aktarılan iddianamede, Ocak'ın avukatı aracılığıyla Türkoğlu'nun cezaevinde bulunduğu süreçte ablasına sattığı evle ilgili tasarrufun iptalini istemesi ve 900 bin liralık tazminat davası açması nedeniyle Türkoğlu'nun Ocak ile avukatı Bakırtaş'a husumet beslediği ve ikisini de öldürmeye karar verdiği belirtiliyor.
Sanık Türkoğlu'nun 6 Temmuz 2022'de Servet Bakırtaş'ın avukatlık ofisine gittiği, "Ben Abdullah Türkoğlu, beni hatırladınız mı?" dediği Bakırtaş'ı silahla iki el ateş edip öldürdüğü ve olay yerinden kaçtığı kaydediliyor.
İddianamede, sanığın Burak Ocak'ı öldürmek için taksiyle Spotçular Çarşısı'na gittiği ve Ocak'ı bulamayınca teyzesi Öznur Tufan'ı da öldürerek kaçtığı yer alıyor. Sanık Abdullah Türkoğlu'nun "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme" ve "kadına karşı kasten öldürme" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet, "resmi belgede sahtecilik" ve "ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından da 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.