Vuslatın şehrinde
18 Aralık 2018
Bu sene de Şeb-i Arus aktı gitti avuçlarımızdan
Ömür gibi, yollar gibi, bekleyen, sevdalı gibi...
Vuslatın şehrinde, aşk ile yeniden 754. yıl
Bu şehir de yaşamak çok güzel
Şans burada doğup büyümek benim için,
Konyalı olanlar için
Her gün Hz Pir’in adımladığı sokakları adımlıyor ayaklarımız
Onun gül kokulu makamına yüz sürüyoruz
Selam veriyoruz
Selamımızı alıyor Koca Sultan biliyorum..
Bu sene Konya’dan tüm dünyaya “Selam Vakti” denildi
Mesneviden alınan bir parça sadece “Selam”
Biz de selamımızı verdik kurduna, kuşuna, toprağına insanına ...
10 gün boyunca Konya’da saatin bi önemi yoktu
Gece mi, gündüz mü belli değildi Her yer aydınlıktı çünkü..
Hani vakit kısıtlı olurda yetiştirmek için “Zalımsın Ülenn Zaman” diye koşturursun ya..
Bizim için de öyle oldu Her anını yaşayalım diye peşinden koştuk durduk saatlerin.. Geceli gündüzlü çalıştık
İkram edilen şifalı helvalarla karnımızı doyurduk Zaten çok da açlık hissetmedik
İçimizi sıcacık saleplerle ısıttık
İRFA’da, musiki meşkinin huzuru ruhumuzda, ardından dağıtılan tekke pilavının tadı damaklarımızda kaldı
Her şeye rağmen; gecen, gündüzün, yağmurun, güneşin ayrı güzeldi be KONYAm
Hangi öğretiden heybemize ne atabiliriz diye dolandık durduk
Doldurduk mu heybemizi bilemem..
Heybeye aldıklarımızla yola devam ederken, yoldaki işaretleri görmeyi nasip etsin Yaradan
Şimdi yeni sözler söylemek lazım.. derken eskileri harcatmasın bize Allah
Bak burası çok önemli! yeniler eskileri aratır bazen Yeni bilgi çöpünü doldurmaktansa; eski, gerçek, doğru bilgilerin kıymetini bilmek,
Sarılıp, pamuklara sarmalamak gerek kıymetlileri..
Hz Mevlana Şems’den ayrı kaldığı zamanlarda onlarca mektup yazmış sevdiğine..
Tabii o zamanlar watsap yok, mavi tık yok Mektup var mis kokulu... Merak edenler ulaşıp okuyabilir Bir kısmını paylaşıyorum bu yılın kapanışına
....Güller Şems diye açmıyorsa, gülün kokusunu neyleyeyim,
Ayrılığı ağlatamayan gecenin karanlığını neyleyeyim,
Şems'siz sofranın BALını böreğini neyleyeyim,
Beni kavurmayan acıyı neyleyeyim,
Gözümü yakmayan gözyaşını neyleyeyim, Karanlığıma Şems olamayan yari neyleyeyim,
Canını yoluma post eylemeyen dostu neyleyeyim, Şems gibi bakmayan gözü neyleyeyim,
Yârenin yüreğine merhem olmayan sözü neyleyeyim,
Kır kalemimi ey felek! Şems yoksa ne diye devran edersin alemde,
Zerrede alemi, alemde aşkı yaşamayan Adem’i neyleyim....
Son olarak da; her yıl ezbere okuduğumuz ama içeriğini özümseyemediğimiz 7 öğüdü bırakıyorum şuracığa
İnşallah anlayanlardan, hayatımıza uygulayanlardan oluruz
Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.
Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
Hoşgörülükte deniz gibi ol.
Ya OLDUĞUN gibi görün, ya GÖRÜNDÜĞÜN gibi ol...
Kıymeti bilinen, kıymetini bilen, kıymet veren duasıyla
Gönülde şimdi gam var...
Ey neşe..!
Bir yıl daha, VUSLAT özlemi çekecek canlara Selam Olsun...
Yorumlar
Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.