Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Kış Aylarında Beslenmenize ve Morbid Obezite Tehlikesine Dikkat!

Kış Aylarında Beslenmenize ve Morbid Obezite Tehlikesine Dikkat!

Aşırı ve hastalık derecesinde şişmanlık (Morbid Obezite) çağımızda giderek artan sayıda insanı etkilemekte. Öyle ki özellikle ABD ve İngiltere başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin nüfuslarının üçte biri obezite derdinden muzdarip. Obezite, vücutta depolanan yağ miktarının gereğinden fazla olması durumudur. Obezlerde metabolizma ve fiziksel aktivite ile harcanan enerjiden çok daha fazla yağ miktarı depolanmaktadır. Bu bazen genetik yatkınlıklar bazen de kişisel yaşam tarzıyla ilgili olarak gelişir. Özellikle beslenme düzeninin çok bozulduğu kış aylarında morbid obezite tehlikesine daha fazla dikkat edilmelidir.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenmiş sınıflama gereğince obezite vücut kitle indeksine (VKİ) göre şu şekilde sınıflanmaktadır. VKİ, boy ‘metre’, kilo ‘kilogram’ birimleri ile ölçülmektedir.  Kilonun boyun karesine bölünmesi sonucu elde edilir.  Buna göre;
18.5 altında Az kilolu
18.5 - 24.9 Normal Kilo
25.0 - 29.9 Fazla Kilo
30.0 - 39.9 Obez
40.5'in üzeri Morbid (ciddî)
50 ve üstü süper obez olarak belirlenmiştir.

Obezite sadece fazla kilo demek değildir. Özellikle morbid obezite Tip 2 diyabet, kalp ve damar hastalıkları, eklem sorunları, uyku apnesi, psikolojik sorunlar, dermatolojik sorunlar gibi pek çok ek klinik durum yaratmaktadır. Obez kişilerde sadece deri altı yağ dokusunda kitlevi artış olmaz, tüm organlarda yağlanma (karaciğer yağlanması gibi) ve çevresindeki yağlı dokuda artış olur. Bunun yanında halk arasında çok bilinmese de obezite kanser olma riskini de artırmaktadır. Yine yapılan çalışmalarda morbid obez gebelerde, obezite ameliyatı sonrası zayıflayarak gebe kalanlara oranla çok daha fazla oranda anneye ve bebeğe ait sorun yaşandığı gösterilmiştir.

Morbid Obezlerde Cerrahi Yöntem Altın Standart
Günümüzde bu durumun cerrahi yöntemlerle tedavisi mümkündür. Üstelik cerrahi tedavi günümüz için en radikal ve en iyi sonuç veren tedavi yöntemidir.  Morbid obez hastaların çoğu diyet ve egzersiz programlarıyla bir süreliğine kilo verse de başarı oranı düşük (%3) ve geri kilo alma riski yüksektir.

 Cerrahi ile hastaların metabolizmaları değişmekte özellikle Tüp mide ameliyatı sonrası çok ciddi iştah kaybı olmakta, mide hacmi çok küçük olduğundan da yeme olayı kısıtlanmaktadır. Bu nedenle cerrahi ile tıbbi yöntemlerin başarı açısından karşılaştırılmaları pek mümkün değildir. Ancak yine de bunun bir ameliyat olduğu ve ciddi bir karar olduğu düşünüldüğünde ilk tedavi yaklaşımı hemen daima diyet ve spor olmalıdır.

Morbid obezite ameliyatları multidisipliner yaklaşımla yapılması gereken cerrahi girişimlerdir. Hastaların endokrinoloji, diyet ve gerektiğinde psikolog tarafından da değerlendirilmesi gerekir. Özellikle ameliyat öncesi hastaların hormonal bir hastalıklarının olup olmadığı ve ameliyata uygunlukları Endokrinolog tarafından değerlendirilmektedir. Yine ameliyat öncesi mide de olası başka bir patolojinin bilinmesi açısından mutlaka endoskopi yapılmalıdır.
 
 
Obezite ile Multidisipliner bir yaklaşımla mücadele edin!
Hastalar ameliyat öncesinde, ameliyattan sonraki dönemde nasıl beslenecekleri ile ilgili olarak diyetisyenler tarafından bilgilendirilmelidir. Özellikle ilk birkaç ay beslenme düzeni ve metabolizmanın yeni duruma uyumu açısından bu çok önemlidir. Yine ameliyat öncesi hastalar psikolojik durumları açısından psikiyatrik incelemeye tabi tutulabilir. Morbid obezite ameliyatı olacak kişilerin aile içi desteği de tam olmalıdır. Evdeki yemek düzeninden tutun da ameliyata motivasyon ve onayın olması en az hastanın kararı kadar önemlidir. Morbid obezite ameliyatları genelde kısıtlayıcı, emilimin bozulması ya da her ikisinin kombinasyonu şeklindedir.  Başka bir engel yoksa tüm ameliyatlar laparoskopik yani kapalı yöntem ile yapılmaktadır.

Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi)
Tüp mide ameliyatı tüm midenin yaklaşık %75-80'inin çıkarılması ile gerçekleştirilen bir ameliyattır. Geri de kalan midenin şeklinin tüpe benzemesi nedeniyle bu ismi almıştır. Midenin büyük bölümü cerrahi olarak çıkarıldığı ve geride 50-100 ml bir hacim kaldığı için tüketilen besin miktarını sınırlar. Yani kısıtlayıcı tip bir ameliyattır. Bu alımı azaltarak kilo verilmesini sağlar. Bu ameliyatta çıkarılan mide bölümünden (Fundus) salgılanan iştah hormonu (Ghrelin) işlem sonrasında azaldığı için ciddi anlamda iştah azalması olur. Bu özellikle ameliyat sonrasında hastaların eski iştahlarında olmamaları şeklinde ciddi bir avantajdır.

Mide Baypası (Roux-en-y gastric bypass)
Midenin yemek borusundan hemen sonra yine çok küçük bir kısmı geride bırakılarak büyük bir kısmı baypas edilir. Bu mide kısmına tekniğe uygun şekilde bir ince bağırsak getirilerek dikilir. Gastric Bypass operasyonuyla hem mide hacmi küçülür hem de bağırsakların bir bölümü devre dışı bırakılmış olur. Sonuçta hem tüketilen yiyeceklerin miktarı az olur hem de emilimi etkilenmiş olur.  Bu yolla özellikle insülin bağımlısı diyabetiklerin kan şekeri kontrolü de daha etkili bir şekilde olmaktadır.

Günümüzde sonuçlar açısından iki teknik arasında büyük uçurumlar yoktur. Tüp mide ameliyatı sonuçları itibariyle daha fizyolojiktir, komplikasyon ve ameliyata bağlı mortalite açısından da daha düşük oranlara sahiptir. Tüp mide ameliyatının uygulanma süresi daha kısa ve cerrah açısından da daha kolay bir tekniktir. Her iki teknik sonrasında da ameliyattan 3-4 yıl sonra hastaların bir kısmında yeniden kilo alma durumu olabilir. Eğer teknik tüp mide ameliyatıysa bu hastalar resleeve (yeniden tüp mide) ameliyatı ya da mide baypası ameliyatı yapılabilir.

Mide Balonu
Mide balonu silikondan yapılmış ve şişirebilir bir tıbbi malzemedir. Endoskopik yolla mide içine yerleştirilip şişirilir. Böylece bir hacim oluşturularak tokluk hissi yaratması amaçlanır. Altı ay sonra mideden kolaylıkla çıkarılabilir. Uygulama yaklaşık 20 dakika sürmektedir. Cerrahi bir girişim değildir. Sıklıkla cerrahi düşünmeyen hastalarda uygulanır ya da süper morbid obez  (VKİ=50-60) olgularda 10 kg kadar verdirerek karaciğer volümü küçülterek cerrahiyi kolaylaştırmak amaçlanır.
 

Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English