"Siyasi ve Sosyo-Kültürel Etkileriyle 15 Temmuz" paneli

BARTIN (AA) - Bartın Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Kamil Çoştu, "15 Temmuz'a giden sürece bakıldığında Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) din istismarı üzerinden hareket ettiği açıkça görülmektedir." dedi.

Bartın Üniversitesi tarafından, üniversite konferans salonunda "Siyasi ve Sosyo-Kültürel Etkileriyle 15 Temmuz" paneli düzenlendi.

Panelinin oturum başkanlığını yapan Bartın Üniversitesi Rektör Yardımcısı Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Yazıcı, etkinlikle 15 Temmuz darbe girişiminin farklı bakış açılarıyla ele alınacağını kaydetti.

Ülkedeki askeri darbeler konusunda özellikle 1960, 1971 ve 1980 darbeleri konusunda akademik fazla araştırma yapılmadığını ve bu sonuca da 'Üniversite öğrencilerinin askeri darbelere yönelik algı ve tutumu' konusunda yaptıkları bir araştırmayla ulaştıklarını söyleyen Yazıcı, "Ancak 15 Temmuz'un üzerinde henüz 2 yıl geçmiş olmasına rağmen, çok şükür ki bu alanda akademik dünya gerekli hassasiyeti göstermiş ve göstermeye devam etmiştir." diye konuştu.

-"15 Temmuz: Bir Din İstismarı-Terörü"

Bartın Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Kamil Çoştu, "15 Temmuz: Bir Din İstismarı-Terörü" başlıklı konuşmasında tarihe bakıldığında birçok kez dinin istismar edilerek insanların kötü emeller için yönlendirildiğinin görüldüğünü belirtti.

Çoştu, "15 Temmuz'a giden sürece bakıldığında da Fetullahçı Terör Örgütünün din istismarı üzerinden hareket ettiği açıkça görülmektedir. Bu nedenle birçok kuruma önemli işler düşmektedir. Bu din istismarcılarına fırsat verilmemelidir." ifadelerini kullandı.

-"Darbe Girişiminin Uluslararası Bağlantıları ve Sonuçları"

Edebiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ümmet Erkan ise "15 Temmuz Darbe Girişiminin Uluslararası Bağlantıları ve Sonuçları" başlıklı konuşmasında, darbe girişimindeki uluslararası unsurlardan bahsederek, sosyolojik etkilerini anlattı.

Erkan, şöyle konuştu:

"2001'de yaşanan ekonomik kriz ve sonrasında, darboğaz sonrası 2002'de ülkemizde çok önemli atılımlar oldu. Ekonomik ve siyasal olarak bazı değişikliklere gidildi ve bu değişiklikler Türkiye'nin önemli bir güç olmasını sağladı. Ben Türkiye'de yaşanan bu önemli değişikliklerin aynı zamanda 2011'de Tunus'ta başlayan ve sonrasında diğer ülkelere yayılan 'Arap Baharı' olaylarını tetiklediğini düşünüyorum. Çok zengin yer altı kaynaklarına sahip olmasına rağmen yoksulluk içinde yaşayan bu ülkelerde Türkiye'de ortaya konulan bu model aslında bir tür iç hareketlenmeyi sağlamıştır. Tüm yaşananlar ve özellikle Mısır'da yaşananlar Türkiye karşıtı bloku 'Türkiye'ye karşı bir darbe planlanabilir mi?' düşüncesini doğurdu. Türkiye'deki darbe girişiminde bazı Arap Emirliklerinin, yine Suudi Arabistan'ın ve Sisi'nin yine bu darbenin arkasında olan durumlar olarak söyleyebiliriz. Yine elbette ki darbeyi organize eden ABD içerisinde bir birimin veya bölümün de olduğu aşikardır."

-"Darbe Girişiminin Türkiye Ekonomisi Üzerine Kısa ve Uzun Vadede Etkileri"

Bartın Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Öğr. Üyesi Said Ceyhan, "15 Temmuz Darbe Girişiminin Türkiye Ekonomisi Üzerine Kısa ve Uzun Vadede Etkileri" isimli bir konuşmasında, darbe girişiminin Türkiye ekonomisi üzerine kısa dönemde bir etkisinin söz konusu olmadığını kaydederek, darbe girişimlerinin kısa vadede Türkiye ekonomisini teğet geçtiğinin söylenebileceğini aktardı.

Bunun en önemli nedeninin, hükümetin görevde olması ve alçak girişimin milletçe topyekün bastırılması olduğunu anlatan Ceyhan, şöyle devam etti:

"Ancak uzun vadedeki etkileri için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz 2016 menfur darbe girişiminin ekonomiye maliyeti cari fiyatlarla 829 milyar Türk Lirasıdır. Türkiye 2013 ve 2016'da yaşadığı bu iki talihsiz süreci yaşamasaydı, kişi başına düşen milli gelir 2018 yılında 15 bin dolar seviyesinde olacaktı. Bu rakam ile Türkiye orta gelir tuzağından çıkmış olacaktı. İşsizlik oranı yaklaşık olarak yüzde 15 artarak, yüzde 9,15'ten yüzde 10,5'e çıkmıştır. Bu darbe girişimleri olmasaydı çok daha düşük düzeye inmiş olacaktı."

- "15 Temmuz Destanı: Gençliğin Demokrasi Bilinci"

Bartın Üniversitesi öğrencisi Abdullah Genco ise 15 Temmuz 2016'da yaşananları ve milletçe kazanılan zaferi 'Gençliğin Demokrasi Bilinci' üzerinden değerlendirdi.

Genco, "15 Temmuz ile ilgili onlarca yazı okumam ve çok kere konuşmuş olmama rağmen hala orada yaşananlar ile gazi ve şehitlerimizin kahramanlıklarını idrak edebilmiş değilim. Biraz düşününce bu destanın ne kadar önemli olduğu, duygu ve düşüncelerin bunu anlatmakta yetersiz kalacağı düşüncesindeyim. Henüz 16 yaşındaki Engin Tilbeç adlı kardeşimizin hayatında ilk kez gördüğü tankın karşısında durma cesareti göstermesini veya 17 yaşındaki Abdullah Tayyip Olçok kardeşimizin babasıyla birlikte omuz omuza şehadete yürümesini anlatacak kelime bulmak gerçekten çok zordur." şeklinde konuştu.

Bartın Üniversitesi Kütüphanesinde yer alan '15 Temmuz Darbe Girişimi' ile ilgili kitapların sergilendiği panele, Bartın Belediye Başkan Vekili Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, Bartın Adalet Komisyonu Başkanı Sait Özdemir, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, bazı daire müdürleri, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.