Son Dakika Haberler

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Gökçek: "Sinema diğer sanat dallarından farklı olarak doğrudan zamanı yeniden oluşturabilen, kurgu yoluyla yeniden üretebilen ve insanlara hareketli bir şey gösterme olanağı sağlayan mecradır" Sinema yazarı Güler: "Sinema bir ifade etme biçimidir. Bir ifade etme biçimi olarak, üreticinin ifade tarzını ortaya koyma biçimi olarak kısa film gerçekten çok zor"

Anadolu Ajansı haberine göre;
İSTANBUL (AA) - Siyer Vakfı tarafından düzenlenen "4. Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması" kapsamında "Sinema Söyleşileri" başlıklı etkinlik düzenlendi.

Yönetmen Kubilay Erkan Yazıcı'nın oturum başkanlığını üstlendiği söyleşide, Yusuf Ziya Gökçek, Abdulhamit Güler ve Mehmet Kaman konuşmacı olarak yer aldı.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi Yusuf Ziya Gökçek, vakfın Eyüp'teki merkezinde gerçekleşen etkinlikte, sinemanın küresel bir sanat dalı olduğuna işaret ederek, "Sinema diğer sanat dallarından farklı olarak doğrudan zamanı yeniden oluşturabilen, kurgu yoluyla yeniden üretebilen ve insanlara hareketli bir şey gösterme olanağı sağlayan mecradır." dedi.

Gökçek, sinemanın tarihi gelişimine değinerek, şunları aktardı:

"Sinema hareketli bir temsili kaydedebilen bir aletle ortaya çıktı ve bunu önceleyen de fotoğrafın kendisi oldu. Sinema ilk olarak tiyatro seyircisini hedef alıyordu. İlk gösterimler de tiyatro salonlarında oluyor ve sesin de gelmesiyle birlikte sinema tiyatrodan farklı olarak kendi dilini oluşturuyor. Daha önce sinematografi aleti sadece belli yerlerde bulunurken, mesela Osmanlı'da Abdülhamid'in sarayında varken, sonraları panayır eğlencelerinde orta ve alt sınıfını da kapsayan bir diyalog imkanını sağlıyor."

- "Sinema bir ifade etme biçimidir"

Kısa filmler üzerine konuşma yapan yönetmen ve sinema yazarı Abdulhamit Güler de kısa filmi, şiire benzeterek, "Bir mısra ya da bir kıta ile kitaplar dolusu şeyler anlatabilirsiniz. Kısa filmleri de uzun metrajlı filmlerden ayırırsak bu şekilde bir form olarak düşünebiliriz." diye konuştu.

Güler, Türk sinemasında ve kültüründe bir burjuva olmadığına dikkati çekerek, bu durumun temel bir sorun olduğunu da dile getirdi.

Sinema ile müzik dallarının bir halk sanatı olduğunun altını çizen Güler, şöyle devam etti:

"Sinema bir ifade etme biçimidir. Kısa film ise bir ifade etme biçimi olarak, üreticinin ifade tarzını ortaya koyma biçimi olarak kısa film gerçekten çok zor. Tam manasıyla kısa filmi üreten yönetmen, kendi sinemasını, sanata bakışını, dünyaya bakışını, söz söyleme şeklini kısa filmle ortaya koyar."

- "Kısa filmlerde genel olarak bir anlatım sorunu var"

"4.Alemlere Rahmet Uluslararası Kısa Film Yarışması" koordinatörü Mehmet Kaman ise yarışma kapsamında gelen kısa filmler üzerine bir değerlendirme yaparak, yönetmenlerin anlatım sorunu yaşadığını dile getirdi.

Kaman, "Yönetmen arkadaşlarımız bir şeylere öykünerek, tam anlamıyla kendi meselesini anlatamıyor, derdini ifade edemiyor. Biz bu bakımdan bu işin nasıl yapılması gerektiğine dair Hassan Bin Sabit Sinema Akademisi'nde eğitim veriyoruz. Aslında önce yazmayı ondan önce de okumayı öğrenmemiz lazım. Derdimizi nasıl anlatmamız gerektiğine dair de teknikleri bilmemiz lazım." ifadelerini kullandı.

Bu yıl senaryo kategorisinde de yarışma düzenlediklerini aktaran Kaman, şu değerlendirmede bulundu:

"Gelen senaryolar da kriterlerimize uygun değil. Arkadaşlarımız güzel bir kompozisyon yazmış. Dolayısıyla kriterlere de uymuyor. Bu bakımdan senaryoyu çekerken de sıkıntı yaşıyor. Kurgu ve montaja girdiği zaman da bir matematiksel karşılığı olması gerekiyor, o da yok. Senaryo baştan iyi olmayınca, her şey patlıyor. Bu şekilde artık kısa film olmaktan çıkıyor. Bazen bazı durumların yönetmenin kendi dünyasıyla alakalı olduğunu düşünüyorum. Eğer bir insan inanmadığı ve kabul etmediği bir şeyi kamerasıyla ya da hazırladığı filmle insanlara anlatmaya çalışıyorsa, bir problem var demektir."

Yönetmen Yazıcı ise Müslüman kesimin komedi filmler yapmamasının bir sosyolojik sorun olduğunu belirterek, "Bizim mücadele tarihimizle ilgili olduğunu düşünüyorum. Bugüne kadar milli sinema, daha doğrusu Yücel Çakmaklı ile başlayan süreçten buraya kadar biz aslında sinemayı başka şeyler için yaptık. Sanat filan yapmıyorduk yani. Kendi mücadele tarihimiz içerisinde bir şeyler vardı ve onlara dair konuşuyorduk. Sanat kaygımız yoktu, sadece söz söylemek için sinemadaydık. Bu bakımdan aşırı diyaloglarla çekilmiştir filmler ve bu yanlış bir şey değildir demiyorum ama şartlar ve bütçe de yoktu. Bizim o noktada komik olma şansımız da yoktu." şeklinde konuştu.

Yaklaşık 2 saat süren etkinliğin sonunda konuşmacılar dinleyicilerin sorularını yanıtladı.


Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BENZER HABERLER

X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English