Başarılı yapımların yurt dışında da ilgi görmeye başladığını dile getiren Yerlikaya, gittiği birçok ülkede Türk dizilerinin yayınlandığını gördüğünü ifade etti.
- "Lisans durdurmaya kadar gidiyor"
Kaliteli yapımlar olsa da bazı dizilerin içeriğine yönelik pozitif düşünceye sahip olmadığının altını çizen Yerlikaya, şöyle devam etti:
"İçerik olarak bazı dizilerde; kadına şiddet, insan onurunu zedeleme, küfür, hakaret, müstehcenlik ve alkol sahnelerine çokça yer veriliyor. Bunlara çok fazla şikayetler var. İçerik olarak sorunlar var, bunların düzeltilmesi lazım. Yaptırımlar bir önceki ayın reklam gelirinden kesilen para cezasıyla uygulanıyordu. Yeni kanun hükmünde kararnamelerle bu tür durumlarda daha ağır müeyyideler gelmeye başladı. Örneğin, para cezasının yanında program durdurma, yayın durdurma ve arkasından da lisans durdurmaya kadar gidiyor. Eğer dizilerimizde bu olumsuz içerikler devam ederse biz de bunlara dizi dizi ceza vermeye devam edeceğiz. Geçen hafta 2-3 tanesine verdik. Bundan sonra da gereğini yapacağız. Vatandaşlarımızdan da çok sayıda şikayet almaya başladık. Yüz yüze de şikayetler geliyor. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Bu konuda yayıncı ve yapımcıların çok dikkatli olması lazım."
Yerlikaya, olumsuz içerikli dizilere yönelik uyguladıkları müeyyidelerin vatandaşlardan da takdir gördüğünü, bunun kendilerine yapılan geri dönüşlerden anlaşıldığını aktardı.
- "Dizi yapımcıları ve televizyon yöneticileri çok hassas olmalılar"
Dizilerin içeriklerine ilişkin şikayetlerin artmasıyla müeyyidelerin de artacağına vurgu yapan Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir saatlik dizinin neredeyse 5'te 1 oranında, günlük hayatta olmayacak kadar alkol sahnesi koyuluyor. Aşk sahneleri de böyle. Abartılı bir şekilde bu sahneler yapılıyor. Bir anlamda alkolün reklamı ve tanıtımı yapılmış oluyor. Lüks hayatın gösterilmesi durumu da var. Hayat hep böyleymiş gibi gösteriliyor. Gençlerimiz, dizi kahramanlarını rol model alabiliyor. Orada gördüğü küfür, hakaret ve benzeri şeyleri de yapma yoluna gidebiliyor. Ensest ilişki var bazı dizilerde. Hepsini kastetmiyoruz. Güya kötüleyerek anlatıyor. Tecavüz sahneleri de böyle. 'Övmüyoruz' diyorlar ama o sahnelerin detaylı şekilde verilmesi olumsuz etki yaratıyor. İzleyici kötü bir şeyi uzun süre defalarca gördüğünde bundan olumsuz yönde etkileniyor. Bunlar çok önemli şeyler. Dizi yapımcıları ve televizyon yöneticileri bu konularda çok hassas olmalılar. Gerekirse uzmanlarla bu konularda istişare etmeleri gerekir."
Yerlikaya, vatandaşlardan gelen şikayet ve talepleri önemsediklerini, reyting kaygısıyla yapılan dizilerde içerik sorununun yaşandığını vurguladı.
- "Sorumlulukları artıyor"
Yayıncıların reyting için çaba göstermesinin doğal olduğuna işaret eden Yerlikaya, şunları kaydetti:
"Yapımcılar 'reytinggöz' olmasınlar. Para kazanmak ayıp veya günah değil. Para kazanmak için her şeyi meşru gören insanlara 'paragöz insan' deniliyor. 'Reytinggöz' de böyledir. Bazı televizyon kanalları 'reytinggözlük' yapıyor. Kanallar, reyting almaya çalışsınlar ama bunun için her şeyi mübah görmesinler istiyoruz. Buna uydukları takdirde içerik olarak daha uygun yayınlar, diziler olacaktır. Dizilerimiz dünyada satılıyor. O nedenle sorumlulukları da bir o kadar artıyor. Kültürümüzü, adetlerimizi, hoşgörümüzü ve misafirperverlik gibi özelliklerimizi tanıtan diziler yapmak lazım."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
