Son Dakika Haberler

Az sayıda kişinin lise mezunu olduğu, bu nedenle isteyen kişinin istediği üniversite ve bölümde öğrenim görebildiği Cumhuriyetin ilk yıllarından bugüne, üniversiteye öğrenci seçme sistemi dönemin ihtiyaçları doğrultusunda uğradığı değişimlerle bugünlere geldi.

ÖSYS’den YKS’ye “üniversite“ maratonu
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığı internet sitesinden derlenen bilgilere göre, Cumhuriyet döneminde, 1960'lı yıllara gelinceye kadar lise mezunlarının sayısı az olduğu için pek çok fakülte, başvuran mezunların tamamını sınavsız kabul etti.

Zaman içinde kontenjanlarını aşan bir taleple karşılaşan fakülteler, seçme için başvuru sırasını dikkate alıp, ihtiyaç kadar adayı kabul ettikten sonra kayıtlarını durdurdu. O dönemde fakültede verilen eğitimin niteliği de dikkate alınarak, liselerin fen ya da edebiyat kolu mezunları kabul edildi, mezunlar lise bitirme derecesine göre sıralanarak üniversiteye girebildi.

Aradan geçen yıllarda lise mezunlarının artması ve lise dengi okul mezunlarına da yükseköğretime başvurma hakkı verilmesiyle kullanılan "seçme teknikleri" talebi karşılayamaz hale geldi. Bunun üzerine bazı fakülteler kendi amaçlarına uygun giriş sınavları düzenlemeye başlarken, öğrenciler sınavlara girebilmek için farklı şehirlere gitmek zorunda kaldı. Aynı gün ve saatlere rastlayan sınavlarda mezunların seçim yapmaktan başka çaresi yoktu. Bu durum, adaylar ve veliler açısından önemli sorunlara yol açtı.

- Tek merkezden sınava 1974'te karar verildi

Üniversitelerarası Kurul, 1974 yılında üniversiteye giriş sınavlarının tek merkezden yapılmasına karar verdi. O yıllarda Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (ÖSYS) adıyla düzenlenen seçme sistemi, 1974 ve 1975 yıllarında aynı gün sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki oturumda, 1976-1980 yıllarında ise aynı günde ve bir oturumda uygulandı.

Bu dönemde yükseköğretim programlarına ilişkin tercihleri toplanan adaylar, puanları ve tercihlerine göre programlara merkezi olarak yerleştirildi.

Sınav, 1981 yılından itibaren ise iki basamaklı hale getirildi. İlk basamağı oluşturan Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) nisan, ikinci basamağı oluşturan Öğrenci Yerleştirme Sınavı (ÖYS) ise haziran ayı içinde yapıldı. 1982 yılından itibaren ortaöğretim kurumlarından adayların diploma notları alınarak, bu notlar Ortaöğretim Başarı Puanı (OBP) adı altında belli ağırlıklarla sınav puanlarına eklendi.

Sınav sisteminde 1987 yılından itibaren yükseköğretim programları ile ilgili tercihlerini belli alanlarda toplayan adaylara, sınavda belli testleri cevaplama, diğerlerini cevaplamama olanağı tanındı.

- İki basamaklı sınav 1999'da teke indirildi

ÖSS ve ÖYS olarak iki basamaklı gerçekleştirilen sınav, 1999 yılından itibaren ÖSS adı altında tek basamaklı hale getirildi. 1999 yılındaki değişiklikte önceki yıllarda uygulanan ÖSS'de herhangi bir değişiklik yapılmayıp, sınavda sorulara temel teşkil eden bilgilerde temel eğitim müfredatının üstüne çıkılmadı.

2006'da ÖSS'de yapılan değişiklikle sınavın bir basamakta uygulanmasına devam edildi ancak soruların bir kısmı önceki yıllarda olduğu gibi ÖSS tipinde, bir kısmı ise tüm lise müfredatı göz önünde tutularak hazırlandı.

Üniversiteye girişte 2010 yılından itibaren ise iki aşamalı yeni bir sisteme geçildi. Yeni ismi olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile adayların yükseköğretime geçiş için yeterliliği ölçüldü. Adayların bu sınavda aldıkları puan, nihai puanlarına yüzde 40 etki etti. Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) adı altında gerçekleştirilen ikinci aşamada ise açıköğretim dışındaki örgün lisans programlarına yerleştirmede esas alınacak başarı puanı belirlendi.

LYS, Matematik, Geometri Sınavı (LYS 1), Fen Bilimleri Sınavı (Fizik, Kimya, Biyoloji) (LYS 2), Türk Dili ve Edebiyatı, Coğrafya 1 Sınavı (LYS 3), Sosyal Bilimler Sınavı (Tarih, Coğrafya 2, Felsefe grubu) (LYS 4), Yabancı Dil Sınavı (LYS 5) olmak üzere beş alanda, haziran ayında iki hafta sonunda ve ayrı ayrı oturumlarda yapıldı.

- Yeni sistemin adı YKS

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Temel ve Orta Öğretime Geçiş Sınavı'nın (TEOG) kaldırılması yönünde görüşünü dile getirmesinin ardından hızla çalışmalara başlayan Milli Eğitim Bakanlığı, TEOG'un ardından üniversite sınav sisteminin de yeniden ele alınmasıyla ilgili harekete geçti.

Yapılan düzenlemelerin ardından yeni sistem, 12 Ekim'de Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç tarafından kamuoyuyla paylaşıldı.

Buna göre, 2018-2019 eğitim yılında yapılacak yükseköğretime giriş sınavının yeni adı, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) oldu. İki oturumdan oluşacak yeni sınav sisteminde, adayların muhakeme, akıl yürütme, mantıklı düşünme odaklı sözel ve sayısal becerileri, yani Türkçeyi doğru kullanma, okuma, anlama, kavrama ve dil hakimiyetiyle temel matematiksel ilişkilerden yararlanmasının ölçülmesi amaçlanıyor.

Nihai puana yüzde 40 etki eden YGS, yeni halinde "Temel Yetenek Testi" (TYT) adı altında, sadece Türkçe ve Matematik derslerinden sorular içerecek. Bu testte 40 Türkçe ve 40 Temel Matematik sorusunu cevaplayacak adayların bu testte aldıkları puanın yüzde 40'ı, daha önce de olduğu gibi nihai puanlarına eklenecek.

Haziran ayı içinde belirlenecek bir cumartesi günü öğleden önce gerçekleştirilecek TYT'nin ardından, öğleden sonraki ikinci oturumda da YKS yapılacak. Yabancı dil sınavı ise aynı hafta sonu pazar günü tek oturumda tamamlanacak.

Yeni sınav sisteminde öncekilerden farklı olarak, TYT'den 200 ve üzeri puan alan adaylar, bu puanla bir tercih yapmadıkları takdirde isterlerse sonraki yıl bu haklarını kullanabilecek.

 

Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (2)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
  • E
    Eğitmen
    7 yıl önce

    Yeni sistemin çok büyük handikapları var.En büyük sorun öğrencilerin gördüğü müfredattaki ders ağırlıklarına dikkat edilmemesi.sayısaldan sınava girecek öğrenci 80 matematik 40 Türkçe 13 er adette biyoloji fizik kimya sorusuyla karşılaşacak.halbuki okulda bu derslerin yüzdelerine bakıldığında hiçte yukarıdaki tabloyla uyuşmuyor.ayrıntıları yazmadım ama araştırılırsa görülür.bu ne demektir Öğrencilerin haftada 6 saat matematik dışında dersleri çok ciddiye almaması demektir.çok değil 2 sene sonra bu hata görülüp tekrar değiştirilir yol yakınken en azından fen bilimleri soru sayısı artırılmalı, tarih dersine yapılan haksızlık giderilmeli, ve sınav 2 güne yayılmalıdır.60 mat 20 fizik 20 kimya 20 de biyoloji sorulmalı.böylece denge kurulur.ayrıca tarih dersi de hem 1. Sınavda hem 2. Sınavda Türkçe gibi zorunlu olmalıdır.hayırlısı olsun.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • BA
    Bahri Akduman
    7 yıl önce

    Fazla oynadınız iyice cıvıdı. Yayınlayın lütfen bunu. Çünkü olan bizim çoçuklara oluyor.

    • Cevapla
    • Begen (1)
    • Begenme (0)
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English