Kişisel verileri koruma ile ilgili dinleyenleri bilgilendiren Prof. Dr. Faruk Bilir, konuyla ilgili çıkan yasaları, bilinmesi gerekenleri anlattı ve katılımcıların sorularını cevaplandırdı.
Sosyal paylaşım siteleri özel hayatın sonu mu sorusu üzerinden değerlendirmelerde bulunan Bilir; “Facebook’ta 10 beğeni yaptığınız zaman sizi arkadaşınız kadar tanıyorlar. Eğer 80 beğeni yaparsanız sizi eşiniz kadar tanıyorlar. Eğer 200 ve fazlası beğeni yaparsanız sizi, kendinizden daha iyi tanıyorlar. Teknolojiyi kullanacağız ama kontrol bizde olacak. Bu mecralardaki aydınlatma metinlerini, gizlilik sözleşmelerini okumalıyız. Tabii çoğu zaman bunlara pek de dikkat etmiyoruz.” dedi.
Google gibi arama motorlarından verilerin asla silinmediğini söyleyen Bilir; kişilerin unutulma hakkı olduğunun da altını çizdi. Sosyal yaşamdan da örnek veren Bilir şunları söyledi:
“Herhangi bir kafede ya da alışveriş merkezinde, önümüzdeki arkamızdaki bir arkadaş selfie çekinirken bizi de karesine dâhil edebiliyor. Oysa ben onu tanımıyorum. O fotoğrafı alıyor sosyal medyada paylaşıyor. Aslında bu gibi durumlarda bizden izin alınması gerekiyor.”
Kişisel Verileri Koruma Kanunu hakkında da bilgi veren Bilir; “Bunun iki yönü var. Bir yönü özgürlük; yani kişilik haklarımızı koruyor. İkinci yönü; güvenlik; bu verilerin güvenliğinin sağlanması demek oluyor. Mesela sağlık verileri, kişinin biyometrik verileri hassas verilere giriyor ve daha fazla korunmaları gerekiyor. Çünkü bu veriler ele geçirildiği zaman kişiye karşı mağduriyete yahut ayrımcılığa sebep olabilir.” ifadelerini kullandı.
Program NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker’in, Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Faruk Bilir plaket ve hediye takdimi ile sona erdi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
