Çalıştayın açılışında konuşan KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Sade, “Üniversite olarak bizler de Suriye’de yıllardır süren sorunlara kayıtsız kalamazdık.” dedi.
2011 yılının Mart ayında Suriye’de başlayan ve hâlen devam eden iç savaş sonucu bugüne kadar 6 milyonun üzerinde Suriyeli’nin can güvenliğini korumak üzere ülkesini terk etmek zorunda kaldığını belirten KTO Karatay Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Doç. Dr. Kamil Alptekin “Suriye’de yaşanan çatışmalar geniş çaplı bir insanlık dramının ortaya çıkmasına sebep oldu, sadece Ortadoğu’yu ve Avrupa’yı değil tüm dünyayı siyasi ve ekonomik yönden derinden etkiledi. Türkiye, yanı başında cereyan eden ve İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra en büyük kitlesel göç hareketine neden olan bu insanlık dramına kayıtsız kalmayıp hiçbir ülkenin göze alamadığı politikaları hayata geçirdi. İç savaşın beklenilenin aksine uzaması Suriyelilerin gün geçtikçe ülkemizdeki pozisyonlarının kalıcı bir duruma dönüşmesi, böylece giderek daha da belirginleşen toplumsal, siyasal ve ekonomik boyutları olan bir sosyal uyum ihtiyacına ve beklentisine kapı araladı” ifadelerine yer verdi.
“Konya’da 85 bin kayıtlı Suriyeli bulunuyor”
“Suriyeliler Konya’ya 2011 yılından itibaren gelmeye başlamış, gelenlerin sayısındaki yoğunluk 2014 yılından itibaren artmıştır.” diyen Alptekin, “Konya’daki Suriyelilerin önemli bir çoğunluğu, içlerinde Türkmenlerin de bulunduğu Halep şehrinden gelmiştir. Gelenler etnik köken ve mezhep açısından heterojen bir nüfus yapısına sahiptir. Konya’daki Suriyelilerin önemli bir çoğunluğu Şükran Mahallesi, Sahipata Mahallesi, Şems Mahallesi, Abdülaziz Mahallesi, Ferhuniye Mahallesi, Telafer Mahallesi, Bosna Hersek Mahallesi ve Mamuriye Mahallesi’nde ikamet etmektedir. Konya İl Göç İdaresi’nden alınan bilgilere göre Konya’da yaklaşık 85 bin kayıtlı Suriyeli vatandaş bulunmaktadır. Çalıştayımız ülkesini iç savaş nedeniyle terk edip Türkiye’ye sığınan ve yerleşim yeri olarak da Konya’yı tercih eden Suriyelilerin Konya’daki yaşantılarını farklı yönleriyle inceleyip ihtiyaçlarını ve sorunlarını tespit etmek amacıyla gerçekleştirildi. Suriye’de 2011 yılından beridir genişleyerek devam eden iç savaş ortamından kaçıp Türkiye’ye sığınan göçmenlerin önemli bir kısmının savaş sona erse bile geri dönmeyecekleri, ülkemizde kalıcı oldukları anlaşılmıştır. Bu yüzden geçici koruma yaklaşımının öne çıkardığı Suriyelileri “misafir” olarak görme anlayışının artık terk edilmesi, önümüzdeki süreçte zamanı da iyi kullanmak suretiyle kamu, yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşlarının el ele vererek sosyal uyum ve bütünleşme çabalarına hız verilmesi gerektiği, araştırmanın vardığı en önemli sonuçtur” şeklinde konuştu.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
