İsrail Enformasyon Bakanı Gilad Ardenne, bu gece sona erecek ateşkesin ardından Gazze'ye yönelik saldırılarına yeniden başlayabileceğini söyledi.
Ardenne, İsrail ordu radyosuna yaptığı açıklamada, "Bu gece İsrail, yeniden (Gazze üzerinde) uçuşlara başlayabilir ve kara operasyonunun genişletilmesi konusunu gündemine taşıyabilir. Uzun vadede sükunet sağlanmaksızın askeri operasyonları böyle sonlandıramayız" ifadelerini kullandı.
İsrail, yıllardır abluka altında tuttuğu Gazze'ye, 7 Temmuz'da havadan ve denizden 17 Temmuz'da ise karadan saldırıya geçmişti. Mısır'ın çağrısı üzerine İsrail ile Filistinli direniş gruplar arasında, 11 Ağustos saat 00.01 itibariyle başlayan 72 saatlik ateşkes bu gece sona eriyor.
Geçen hafta başından itibaren, Mısır'ın arabuluculuğuyla Kahire'de Filistin ve İsrail heyetleri arasında kalıcı ateşkes sağlanması için görüşmeler yürütülüyor.
İsrail Dışişleri Bakanı Liberman
Öte yandan, İsrail yönetiminin Gazze'de öldüğünü ileri sürdüğü askerlerinin cesetleri geri verilmedikçe ateşkes yapmayacağı belirtildi. İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman,İsrail yerel yönetim başkanlarıyla yaptığı toplantıda, "İsrail ordusu, Gazze'ye operasyonu esnasında, Oron Şaul ve Hadar Goldin ismindeki 2 askerini kaybetti. İsrail, 2 askerin cesetlerini iade edilmesini içermeyen herhangi bir ateşkes anlaşmasını kabul etmeyecektir" dedi.
Liberman, "Karşı taraftaki terör grupları anlama ve kavrama gibi kabiliyetleri yoksa, (Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı) Muhammed ed-Dayf, (Hamas Siyasi Büro Şefi Yardımcısı) İsmail Heniyye ve Hamas'ın bütün lider kadrosunu'nun cesetlerine ulaşacaklar" diye konuştu.
"Ben ve arkadaşlarım 2 askerin cesedini iade etmeyen bir anlaşmayı kabul etmeyecez" diyen Liberman, "Devam eden 72 saatlik ateşkes çıkmaza doğru gidiyorsa, İsrail kontrolü elinde tutarak konuyu bitirmelidir" ifadesini kullandı.
Liberman, İsrail'de yayım yapan "Jerusalem Post" gazetesine yaptığı açıklamadada Kahire'de taraflar arasında görüşmeleri devam eden Gazze'de kalıcı ateşkes konusunda iyimse olmadığını kaydederek, "Hamas'ın isteklerinin asgari seviyesi, İsrail'in kısa ve uzak vadede sunduklarının çok üzerinde. Hamas'ın talepleri arasında yer alan liman meselesi gibi bazı konular ise kesinlikle kabul görmez" dedi.
"Arap Barış Girişimi, İsrail ve Arap dünyasının ilişkileri için temel olabilir"
Liberman, Arap Barış Girişimi'nin öncekinden daha da anlamlı olduğuna inandığını belirterek, "Girişimdeki ana fikir, sadece İsrail ve Filistin arasında değil tüm Arap dünyasını kapsayan bir anlaşmadır. Bu girişim, Filistinlilerin 'dönüş hakkı'nı içermediği sürece İsrail ile Arap dünyasındaki ilişkiler için temel oluşturabilir" ifadelerine yer verdi.
Anlaşmanın sadece Filistinlilere yönelik olmasının İsrail'in 'başını ağrıtacağını' kaydeden Liberman, açıklamasında şu sözlere yer verdi:
"Anlaşmanın sadece Filistinlilerle olması halinde aynı talepler tekrarlanacak, sınır kapıları ve vergi gibi konulardaki anlaşmazlıklar yeniden gündeme gelecektir. Bunun yanı sıra anlaşmanın Suudi Arabistan ve ılımlı Körfez ülkelerini kapsamasıyla daha faydalı olacaktır."
Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 2002'de yapılan zirvede benimsenen Arap Barış Girişimi, İsrail'in 1967'de işgal ettiği toprakların tamamından çekilmesini, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması karşılığında İsrail ile ilişkilerin normalleşmesini öngörüyor. Girişimde ayrıca BM Güvenlik Konseyi 194 sayılı kararı çerçevesinde Filistinli mülteciler sorununa adil bir çözüm bulunulması konusu da yer alıyor.
Hamas'ın devre dışı bırakılması
Öte yandan "Siyasi bir sürecin mümkün olabilmesi için Hamas'tan kurtulunması gerekiyor" diyen Liberman, Hamas'ın güçlü olup, Gazze'de etkinliğini ve Batı Şeria'daki popülaritesini devam ettirmesi halinde söz konusu siyasi sürecin imkansız olduğunu söyledi.
"Abbas'ın herhangi bir meşruiyeti yok"
Liberman, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın 2006'da seçimleri düzenlemediğine işaret ederek, "Abbas'ın ne meşruiyeti ne de otoritesi bulunmamaktadır. Hamas'tan kurtulduktan sonra ikinci aşama ise seçimlerin düzenlenmesi olacak. Uluslararası bir anlaşmayı, otoritesinden şüphe edilmeyen kişiyle yapmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, İsrail Ulaştırma Bakanı Yisrael Katz ise Facebook hesabından yaptığı açıklamada, "İsmail Heniyye ve Muhammed Dayf ölümü hak ediyor" dediği belirtildi.
Hamas Sözcüsünden yanıt
Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Liberman'ın, Hamas’ın lider kadrosuna yönelik tehdit içeren açıklamalarını "aptalca" olarak niteledi.
Ebu Zuhri, yaptığı açıklamada, "İsrail Dışişleri Bakanı Liberman'ın açıklamaları aptalca, İsrail'in onu susturması yararına olacaktır" dedi.
İngiltere'den İsrail kararı
İngiltere İş ve Yetenekler Bakanlığı, ülkenin İsrail ile silah anlaşmalarını gözden geçirdi. Bakanlık, 12 anlaşmanın İsrail ordusunun Gazze saldırılarında kullandığı askeri ekipmanla ilgili olabileceğini tespit etti. Bu ekipmanlar arasında radar, savaş uçağı ve tankların bulunduğu kaydedildi.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Hükümet, İsrail ile olan silah anlaşmalarının çoğunun, İsrail ordusunun Gazze'de Hamas'a karşı kullandığı ekipmanları içermediğini tespit etti. 12 anlaşmanın İsrail ordusunun Gazze'de kullandığı ekipmanı kapsadığı belirlendi" denildi.
Açıklamada, İngiltere'nin Gazze'deki mevcut ateşkese tarafların uyması gerektiği yönündeki çağrısı hatırlatıldı ancak Gazze saldırılarının yeniden başlaması halinde ülkenin İsrail ile olan silah anlaşmalarını önlem amaçlı askıya alacağı kaydedildi.
Konuyla ilgili konuşan İş ve Yeteneklerden Sorumlu Bakan Vince Cable, Gazze saldırılarından bu yana İsrail ile yeni bir silah anlaşması yapmadıklarına dikkati çekti ve bu yaklaşımın kriz sona erene kadar süreceğini söyledi.
Kaynak: