Mescid-i Haram'a ulaşımda kullanılan servis otobüsü hizmetinin durdurulmasına rağmen hacı adayları, gece gündüz demeden yaya olarak Kabe’ye gidip, tavaf ve Safa ve Merve tepeleri arasında say yapıyor.
Farklı renk ve dillerde yüz binlerce Müslüman'ı buluşturan Mescid-i Haram'da, hacı adaylarından bazıları metaf denilen tavaf alanının kenarında Kur'an-ı Kerim okuyor, bazıları gerek kendi dillerinde gerek Arapça dualarla Kabe'yi tavaf ediyor.
Tavafa katılan yaşlı ve hastalar için de farklı bir hizmet uygulanıyor.
Çoğunluğu Pakistanlı ve Bangladeşlilerden oluşan ekipler, belirli bir ücret karşılığında talep edenleri Mescid-i Haram'ın diğer katlarında tekerlekli sandalye ile taşıyarak Kabe'yi tavaf etmelerini sağlıyor.
Tekerlekli sandalyelerin peş peşe sıralandığı koridorlarda yürüyerek tavaf ve say yapmakta zorlananlar bu hizmet sayesinde ibadetlerini eksiksiz yapabiliyor.
Pazar akşamı Arafat'a çıkmak için hazırlık yapan hacı adayları, vakit namazlarını da Kabe'de eda etmenin heyecanını yaşıyor.
Müslümanların kıblesi Kabe-i Muazzama'nın çevresinde saf tutan yüz binlerce kişinin cemaat olarak namaz kılması adeta manevi bir atmosfer oluşturuyor.
Hac öncesi son umrelerini yapmak için Mescid-i Haram'a ihramlarıyla gelenler ise tavafın ardından Safa ve Merve tepeleri arasındaki bazı alanlarda yürüyerek bazı alanlarda ise koşar adım ilerleyerek say yapıyor.
Pazar günü Arafat'a çıkacak olan hacı adayları, geceyi Arafat’ta geçirdikten sonra arife günü Müzdelife'ye oradan da Mina’ya geçecek. Hac ibadeti, şeytan taşlamanın ardından yapılacak veda tavafı ile sona erecek.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
