İSTANBUL (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) finans yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında, "himmet" adı altında yurt dışına yüklü miktarda para çıkardıkları ve örgüte maddi destek sağladığı iddiasıyla haklarında dava açılan 27'si tutuklu, 3'ü firari 36 sanığın yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında oluşturulan binada görülen duruşmaya, 26'sı tutuklu 31 sanık ve avukatı katıldı. Sanık yakınları da duruşmada hazır bulundu.
- Örgütsel toplantılar "maç" olarak tanımlanmış
Duruşmada, savunmasını yapan tutuklu sanık Kadir Şengül Özbay, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk, Özbay'ın çapraz sorgusunda, tutuksuz sanık Davut Işık ile arasında geçen telefon konuşmalarının tapelerini okudu.
Öztürk, Özbay ile Işık arasında sürekli "maç" kelimesinin geçtiğini, bunun ne anlama geldiğini sordu.
Özbay, "maç" kelimesinin karşılığını "Kur'an-ı Kerim okumak" olarak açıklayarak, toplanacak yerde Kur'an-ı Kerim okunduğunu ifade etti.
Kur'an-ı Kerim'in, "maç" olarak tanımlanmasının İstihbarata Karşı Koruma (İKK) tekniği olduğunu hatırlatan Öztürk'ün, "Kur'an okumak suç değil. Neden böyle şifreli konuşma yapıyorsunuz?" sorusuna Özbay, "Onu sorgulamalıydım." diye yanıt verdi.
Özbay ile Işık arasında geçen telefon kayıtlarını okumaya devam eden Öztürk, tutuksuz sanıklardan Güngör Şengül'ün evinde yapılacak toplantıya ilişkin de "maç" kelimesinin kullandığını hatırlattı.
Mahkeme başkanının, "Senin evinin salonu 45'e 90 mı, evinde maç oynanıyor, kaç metrekare?" şeklindeki sorusunu Şengül, "Davut Işık, bana babasının ölüm yıl dönümü dolayısıyla toplandıklarını söyledi." şeklinde cevapladı.
Tekrar tutuklu sanık Özbay'a dönen Öztürk, "Davut Işık'ın midesi alınmış. Kanser hastası biri. Onunla yaptığın konuşmayı maç diye anlatıyorsun." diye çıkıştı.
Duruşma, sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 27'si tutuklu, 3'ü firari 36 sanığın "himmet" adı altında FETÖ'ye finansman sağladıkları, bu kapsamda toplanan paraları Atatürk Havalimanı ve Sabiha Gökçen havalimanlarından Afrika ülkelerine götürmek üzere yurt dışına çıkardıkları belirtiliyor.
Sanıkların telefonla yaptıkları görüşmelerde örgütsel toplantıları "maç", toplanan paraları ise "çiçek" olarak tanımladıkları aktarılan iddianamede, firari sanıklar dahil olmak üzere 5 sanık hakkında "silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek" suçundan 15 yıla, diğer 31 sanık hakkında ise "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 10 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
