Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin il danışma toplantısında şunları söyledi:
"Soruyorum sizlere, bize kibir yakışır mı, bize gurur yakışır mı? Gurur Allah'a yakışır, bize değil. Bize ne oluyor ki afra tafra yapıyoruz. Bize ne oluyor ki koltuklardan güç almanın gayeti içerisine giriyoruz. İdeal siyasetçi oturduğu koltuktan güç alan değildir oraya güç katandır, bunu böyle bilmemiz lazım."
"Biz kendimizi yenilediğimiz ölçüde ülkemizin siyasetini, ekonomisini, dış politikasını, güvenliğini, yatırımlarını daha da ileriye taşıyabiliriz. Bayrak yarışı olan hizmet nöbetini İstanbul'da da yeni arkadaşlarımızla güçlendirerek sürdürmekte kararlıyız."
"Zaman zaman kamuoyunda, medyada, partimiz içinde kesinlikle arzu ve tasvip etmediğim tartışmaların yaşandığına şahit oluyoruz. Genellikle sosyal medya hesapları veya kimi köşe yazarları üzerinden başlatılan bu tartışmalarda, birilerinin şahsımın adına adeta racon kestiği, herkese ayar vermeye çalıştığı anlaşılıyor. Burada bir kez daha açık ve net olarak ifade ediyorum; benim, milletimle, partimle paylaşacağım bir düşüncem, bir teklifim, bir hissiyatım varsa, bunun yolları bellidir. Kimsenin racon kesmesine de ihtiyacım yoktur. Eğer racon kesilecekse, bu raconu bizzat kendim keserim. Bu da böyle bilinmeli."
"Kongre sürecimizde gerçekleştireceğimiz bu değişim asla bir tasfiye değildir. Bizim siyaset terbiyemizde vefa çok önemlidir. Ülkesine, şehrine, partisine hizmet etmiş hiçbir arkadaşımızın emeğini, gayretini, fedakarlığını unutmadık, unutmayacağız. Kendisi yolunu şaşırıp başka mecralara yönelmediği sürece her arkadaşımızın bizim gönlümüzde ve yanı başımızda yeri vardır."
"Parti teşkilatlarımızda yaptığımız toplantılarda, tüm milletimizin gözü önünde konuşuyor, tartışıyor, mesajlarımızı ifade ediyoruz. Aynı şekilde dünya ve ülke meseleleriyle ilgili konularda da gerektiği her durumda görüşlerimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. Batı'yla ne konuşmamız gerekiyorsa kapıların arkasında değil, milletin önünde, dünyanın önünde konuşuyoruz."
"Cumhurbaşkanlığıyla ilgili hususlarda Cumhurbaşkanlığı sözcümüz, hükümet meselelerinde Başbakanımız ve hükümet sözcümüz, partiyle ilgili konularda da parti sözcümüz gereken açıklamaları yapıyor. Şahsımın ve sözcülerimin dışında yapılan hiçbir açıklamanın benimle ilgisi yoktur, partimle ilgisi yoktur. 'Efendim şu köşe yazarı şöyle yazmış, şu köşe yazarı böyle yazmış, şu köşe yazarının işte Cumhurbaşkanı ile şöyle dostluğu var'. Hiçbirisi beni bağlamaz. Bunlara da ihtiyacım yok. Ben zaten konuşuyorum. Bunlara gerek yok ki. Ben derdimi anlatmaktan aciz de değilim, yeri geldiği zaman bunları anlatıyorum, anlatmaya da devam edeceğim. Hele hele başkalarının adına açılmış sosyal medya hesapları ve köşe yazıları gibi mecraları aracı kılma alışkanlığım kesinlikle bulunmuyor, bu da böyle biline."
Almanya'daki seçim
"Biz de buradan mesajımızı veriyoruz. Ne diyoruz, ya onlar o kampanyada Türkiye'ye böyle saldırdılar, yüklendiler de ben oradaki vatandaşlarımıza niçin mesaj vermeyeyim? Türkiye'den mesajımı veriyorum, ne diyorum; Türkiye düşmanı olan partilere sakın ha oy vermeyiniz, sakın. Türkiye dostu olanlarla beraber olun. Küçük partiymiş falan buna da bakmayın, verin. Onlara oyunuzu verin, onları büyütelim ve bu büyüklenenler, Türkiye'ye karşı bu şekilde saldıranlar, bu seçimde onların sandıkta bana göre bir tokat yemeleri lazım."
"Şu anda ne diyorlar, diyorlar ki 'Bizim demokratik mücadelemize karışıyor.' Ne alakası var. Ben senin gibi kalkıp sizin bize yaptığınızı yapmıyoruz. Biz sadece vatandaşlarımıza Türkiye düşmanlarına sandıkta demokratik bir ders verin diyoruz, bu kadar."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.