Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Erdoğan: Bu katil sürüsünün peşini bırakmayacağız

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, "Son FETÖ'cü de hukuk önünde hesap verene kadar bu katil sürüsünün peşini bırakmayacağız." dedi.

Erdoğan: Bu katil sürüsünün peşini bırakmayacağız
Erdoğan, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Spor Salonu'nda gerçekleştirilen AK Parti Karaman 6. Olağan İl Kongresi'nde partililere seslendi.

Karamanlıları selamlayan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, 16 Nisan halk oylamasında yüzde 64 ile cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine "evet" dedikleri için tüm Karamanlılara teşekkür etti.

Erdoğan, üç senelik bir aranın ardından tekrar Karaman'da bulunduğunu, bugün kentin bir başka güzel olduğunu belirterek "Karşımda şu an iradesine, geleceğine, demokrasisine canı pahasına sahip çıkan bir Karaman görüyorum. Bu salonda genç yaşlı, kadın erkek demeden kalbi Kudüs için, Filistin için çarpan dava arkadaşlarımı görüyorum. Sizlerin aracılığıyla buradan tekerlekli sandalyesinde kalleş kurşunlarla şehadete yürüyen Filistinli gazileri selamlıyorum. Cesaretleriyle korkaklar ordusuna kabus yaşatan Filistin'in başı dik gençlerini, Fevzi el-Cuneydileri selamlıyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "AK Parti Karaman İl Kongresi'nin şehrimiz için, ülkemiz, milletimiz için, hepsinden önemlisi Kudüs için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. Bu salondan yükselen duaların Filistinli kardeşlerime güç vermesini, umut olmasını temenni ediyorum." dedi.

Kuruluşundan bu yana AK Parti Karaman teşkilatlarında çalışan tüm partililere şükranlarını sunan Erdoğan, ahirete irtihal edenlere de Allah'tan rahmet diledi.

"Rabbim inşallah bizleri cennetinde buluştursun." ifadesini kullanan Erdoğan, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde şehit edilen Karamanlı Muhammet Yalçın'ı da rahmetle andı.

Muhammet Yalçın'ın 22 yaşında umutlarla dolu bir üniversite öğrencisi iken şehit olduğunu anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Muhammet darbecilerin bombalarının hedefi olduğunda telefonla babasıyla görüşüyordu. Tıpkı diğer 250 şehidimiz gibi Muhammet de kalleşçe, alçakça, tam da Fetocu müptezellerin karakterine yaraşır bir şekilde vuruldu. Şimdi bu Muhammet'in kanını döken insan müsveddeleri mahkemelerde işledikleri cinayetlerin tek tek hesabını veriyor. Namuslarına emanet edilen silahlarla bu millete kurşun sıkmanın ne demek olduğunu şimdi çok daha iyi anlıyorlar, anlayacaklar ve acımak yok, acırsak acınacak hale geliriz. Son FETÖ'cü de hukuk önünde hesap verene kadar bu katil sürüsünün peşini bırakmayacağız. Dünyanın neresine kaçarlarsa kaçsınlar, nereye sığınırsa sığınsınlar nefesimizi daima enselerinde hissedecekler."

- "Ruhunu satan soysuzlar"

Hukuk, demokrasi ve meşruiyet içinde adaletin tecellisi için çalışmaya, gayret göstermeye devam edeceklerini dile getiren Erdoğan, "Elbette tarih Muhammet gibi ezanına, bayrağına, iradesine sahip yiğitleri de kimi 1 dolar, kimi 50 bin dolar karşılığında ruhunu satan soysuzları da sayfalarına kaydediyor. Tıpki Çanakkale, Kudüs, Yemen, Medine ve terörle mücadele şehitleri gibi 15 Temmuz şehitlerimiz de milletimizin derin hafızasına kazınmıştır, kaydedilmiştir." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Karaman'ın yiğit evladı" olarak nitelendirdiği şehit Muhammet Yalçın'ın daima hayırla anılacağını ve gönüllerde yaşatılacağını vurguladı.

"Vatandaşların şehitler ölmez vatan bölünmez" şeklindeki tezahüratları üzerine Erdoğan, "Rabbimiz ne buyuruyor? 'Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyiniz, onlar diridirler ancak siz anlayamazsınız, bilemezsiniz.' Olay bu, işte buna inananlar, bunu anlayanlar, bunu bilenler o zaman nereye yürüyorlar? Şehadete yürüyorlar, Allah'a yürüyorlar, mesele bu." dedi.

"O gece, biz çağrımızı yaptığımızda o çağrıya karşı eğer binler, onbinler meydanlara yürüdüyse bunun sebebi var." ifadesini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ama birisi de ne diyordu, 'Darbe olsa tankların önüne önce ben çıkarım.' diyordu. Sanki Rabbim söyletmiş. O gece 23.17, İstanbul Atatürk Havalimanı'na iniyor, o birisi ve orada onbinler var, onbinler bir çağrıya karşı oraya gelmiş. Biz biliyorsunuz, Dalaman'dan çağrımızı yaptık ve 'sokaklara, meydanlara' dedik. Hakikaten benim milletim onbinler, yüzbinler Türkiye genelinde sokaklara döküldü ama o kişi Atatürk Havalimanı'nda öyle korktu, öyle korktu ki adamları hemen tanklara gittiler, tankların başındaki sorumlularla konuştular, onlarla anlaştılar. Anlaştıktan sonra da Bay Kemal tıpış tıpış tankların arasından otomobiline bindi ve Bakırköy Belediyesine gitti. Bakırköy Belediyesine gittikten sonra oturdu, oradan maç seyretmeye başladı. Çayı geldi, kahvesi geldi, neyse, darbeyi izliyor. Ne dedi? 'Otellere baktık, oteller doluydu.' dedi. Oteller doluymuş, bizim otel boştu gelseydin. Biz ondan 1,5 saat sonra falan havaalanına indik. 'Bize haber verseydi.' diyor, yani adeta böyle adrese kayıtlı beyefendiye haber vereceğiz, Bay Kemal sen de gel... Biz milletimize çağrıyı yaptık. Milletimiz oraya geldi demek ki sen milletin olduğu yerde yoksun, sen milletin olmadığı yerde varsın ve kaçtın Bakırköy Belediyesine sığındın ama biz oradaydık."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisinin beraberindekilerle bulundukları yerden tüm süreci yönettiklerini aktararak, "Hamdolsun Rabbimin lütfuyla işte bugüne geldik. Eğer bunların hesabı tutsaydı belki bu kardeşiniz bugün karşınızda olmayacaktı. Fakat dakikalar meselesiydi, 15 dakika geç kalksaydık belki o yaptıkları atışlar bizi vuracaktı ama öyle olmadı. Çünkü onlar bir şeyi bilemiyordu, 'Ve mekeru ve mekerallah, vallahu hayrul makirin. (Onlar hesabını yaparlar ama asıl hesap yapıcı Allah, Allah'ın hesabı tüm hesapların üzerindedir.)' Bunu bilmiyorlardı." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, İslam inancında şehitliğin peygamberlikten sonra taşınabilecek en şerefli, en aziz payelerden olduğunu belirtti.

Karaman'ın merkezindeki 630 yıllık Hatuniye Medresesi'nin kitabelerinde Hazreti Peygamber'in asırlara sarih müjdesinin nakşedildiğini anımsatan Erdoğan, "Kıyamet gününde şefaat eden üçtür. Peygamberler, sonra alimler, sonra şehitler.' Peygamber olamayacağımıza göre iki şey kalıyor. Ya alim ya şehadet şerbetini içenlerden olacaksınız. Karaman'da karşımda böyle bir kitleyi görüyorum. İlmiyle amil olmaya namzet ve şehadete namzet bir kitle görüyorum karşımda." diye konuştu.

- "Manevi rehberlerimizi de tazimle anıyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin 744'üncü vuslat yıl dönümünün idrak edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:

"Şeb-i Arus'un 744'üncü yıl dönümünde sevgi ve aşk medeniyetinin coşkun pınarı, büyük mütefekkir, büyük mutasavvıf Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretlerini bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Yüzyıllardır Anadolu topraklarını ilmi, idraki, irfanı, hikmetiyle nakış nakış dokuyan ariflerimizi, alimlerimizi, manevi rehberlerimizi de tazimle anıyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum."

Hazreti Mevlana'nın, "Allah'a ulaşacak birçok yol var, ben aşkı seçtim." sözünü hatırlatan Erdoğan, Hazreti Mevlana'nın yaktığı aşk ateşinin yedi buçuk asır geçmesine rağmen halen bu topraklarda ve yüreklerde yanmaya devam ettiğini vurguladı.

Erdoğan, dünya telaşıyla zaman zaman daralan kalplerin Mevlana Hazretlerinin öğretilerinden, tavsiyelerinden sızan hikmet damlalarıyla tekrar feraha kavuştuğunu söyledi.

"Şeb-i Arus'ta Hazreti Mevlana'yı yad ederken aynı zamanda bu ülkeyi bize vatan kılan, bizi biz yapan değerleri ve hasletleri de hatırlıyoruz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Her Şeb-i Arus'ta Hz. Mevlana'nın geride bıraktığı o engin hazinenin yeniden idrakine varıyoruz. Özellikle millet olarak içinden geçtiğimiz bu imtihan günlerinde Hz. Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaşı Veli, Hacı Bayramı Veli, Karamanlı Alaaddin Halveti, Molla Fenari, Şeyh Edebali gibi manevi kandillerimizin tavsiyelerine daha sıkı sarılmamız gerekiyor. Hazreti Mevlana adeta bugünlere ayna tutarcasına 'Sabır sıkıntıların anahtardır' buyuruyor."

Mevlana'nın hayatının inişli çıkışlı serencamında, zorluklar karşısında pes etmemeyi, umudu daima diri tutmayı tavsiye ettiğine dikkati çeken Erdoğan, karanlığın en koyu anının şafak sökmeden önce olduğunu, her imtihanın ve sınamanın aynı zamanda bir imkan olduğunun farkında olduklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah'ın izniyle iman, sabır, azim ve mücadele oldukça üstesinden gelinmeyecek hiçbir engel olmadığını vurgulayarak, "Bu millet birbirine kenetlendikçe, önüne set kurabilecek tek bir güç dahi yoktur. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif'in ifadesiyle 'Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.' Mesele her gün aynı kıbleye dönen, aynı mukaddes kitaba, aynı peygambere inanan insanların yüreklerinin de topluca vurmasıdır. İşte karşımda bu topluluk var." ifadelerini kullandı.

Salondakiler arasındaki öğrencilerin "İmam hatip seninle gurur duyuyor" sloganı üzerine Erdoğan, "Gençler, ben de sizinle gurur duyuyorum. Daha çok çalışacağız, çok gayret edeceğiz. Mesele aynı safta buluşan müminlerin arasına tefrikanın girmesine müsaade etmemektir. Fitne girişimlerine pirim vermemektir. Kardeşi kardeşe, komşuyu komşuya düşürmek isteyenlerin oyunlarına asla gelmemektir." değerlendirmesinde bulundu.




Erdoğan, yüzyıllardır aynı şehirde, mahallede barış içinde yaşamış insanların birbirlerine düşmanlaştırılmaya, komşunun komşuyu boğazladığı bir atmosferin oluşturulmaya çalışıldığını belirtti.

Bunun için de DEAŞ ve PKK/PYD/YPG gibi proje terör örgütlerinin silah ve mühimmata boğularak palazlandırıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"4 bin tırı aşkın silah Amerika'dan bunlara ulaştırılıyor. Bunların içinde zırhlı taşıyacılardan tank, top çok çeşitli ağır silahlara varıncaya kadar hepsi var. Bunları kendilerine söyledik, 'Hayır' diyemiyorlar. Bu silaha boğma kimi zaman 4 bin tırlık sevkiyatlarla göstere göstere kimi zaman da başka örneklerdeki gibi güya kazayla oluyor. Ancak her iki durumda da Suriye halkını katleden, ülkeyi büyük bir enkaz yığınına çeviren silahların menşei hiç değişmiyor."

Rakka'da geçen haftalarda yaşananları "sahnelenen kepazelik bu işbirliğinin ilk değil son örneğidir" sözleriyle tanımlayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"DEAŞ'lı teröristler kimliği herkesçe malum bir elin devreye girmesiyle Rakka'dan ellerini, kollarını sallayarak çıkmışlardır. Rakka tiyatrosu DEAŞ ile YPG'nin bir madalyonun iki yüzlü olduğunu artık inkarı mümkün olmayacak şekilde ortaya koymuştur. Suriye'de DEAŞ'a 'kaç', YPG'ye 'tut' diyen aynı merkezdir.

DEAŞ'ın, Suriye'nin PKK'ya altın tepside sunulmasının sadece bir aracı olduğunu artık hepimiz çok iyi biliyoruz. Suriye'nin parçalanması misyonunu yerine getiren DEAŞ'ın farklı isimler, kılıflar altında başka bölgelerde de devreye alınması bizim için asla şaşırtıcı olmayacaktır. Çünkü terör birilerinin gözünde yok edilmesi gereken bir bela değil, çıkar hesaplarının vasatı durumundadır. Bunlar kendi çıkarları için kullanabildikleri sürece terör örgütlerini gerçek anlamda tehdit olarak görmezler."

Bunu ABD Başkanı Donald Trump'a da söylediğini vurgulayan Erdoğan, "Dedim, 'Biz karada her türlü desteği veririz. Siz de bizlere havadan desteği verin, Rakka'yı birlikte bitirelim ama siz bir terör örgütünü bir başka terör örgütüyle bitirmeyi tercih ettiyseniz buna söyleyecek bir şey bulamıyorum, o da sizin demokrasi anlayışınızı ortaya koyar.' Bunu bizzat kendisine söyledim." diye konuştu.

- "Biz de sizi tanımıyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni bir durumun ortaya çıktığını, Kudüs'te yaşananları herkesin gördüğünü belirterek, "Kudüs'te evanjelist, siyonist bir anlayış 'Ben yaptım oldu' mantığıyla Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan ediyor ve kendi büyükelçiliklerini de oraya alıyorlar. 1980 yılı 478 sayılı Birleşmiş Milletler kararına rağmen bu adımı atanlar 'Biz sizi tanımıyoruz, biz yaptık oldu' mantığıdır. Öyle mi diyorsunuz? Biz de sizi tanımıyoruz." dedi.

İslam İşbirliği Teşkilatı Dünya Liderler Zirvesi'nin olağanüstü toplandığını anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu arada Hristiyan dünyasının lideri Sayın Papa Hazretlerini de aradım. Onun da bizimle aynı düşüncede olduğunu gördüm, o da Hristiyan dünyasını aradı, mesajını da açık, net verdi. Bir taraftan da Bağlantısızlar lideri Venezuella Devlet Başkanı'nı davet ettim, sağolsun o da toplantımıza katıldı ve orada mesajını çok açık, net verdi. O da yetmez, öbür taraftan Arap Ligi'nin dönem başkanı Ürdün Kralı 2. Abdullah'ı da davet ettim, o da geldi ve birlikte mesajlarımızı verdik.

Bu mesajda oybirliği, ittifakla dünyaya şu duyuruldu: Burayı, Müslümanların bir başkenti olan Kudüs'ü kesinlikle siz, Musevilere veya Yahudilere mal edemezsiniz. Burada Müslüman ve Hristiyanların bir kadim tarihi vardır ama diğerlerinin yoktur. Siz de lütfen yerinizde durun ve siyonist bir operasyon yapmaya kalkmayın. Kalkarsanız bunun da bedeli ağır olur."

- "Çıkmış Kemal konuşuyor"

Türkiye'nin bölgede attığı adımlarla kirli hesaplara çomak soktuğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemiz gerek diplomatik gerekse askeri alanda gerçekleştirdiği başarılı operasyonlarla terör devletinin kurulmasına engel olmuştur." ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çıkmış Kemal konuşuyor, 'Orası hemen Filistin'in başkenti olarak ilan edilmeli' diyor. Yahu biz zaten Filistin'in başkenti olarak Kudüs'ü çoktan ilan ettik. Fakat Kudüs şu anda işgal altında olduğu için ne yapamıyoruz? Oraya gidip büyükelçiliğimizi açamıyoruz. Ama bizim şu anda Başkonsolosluğumuz bile neyle temsil ediliyor? Büyükelçiyle temsil ediliyor. Fiili olarak biz bu işi yapmışız ama inşallah o gün de yakın, bizzat resmi olarak da büyükelçiliğimizi ayrıca da orada açacağız."

Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English