Son Dakika Haberler

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sağlıklı Yaşlanma Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hilal Özkaya: "Dünyada ve ülkemizde hem alzaymır hastalığı hem de bu hastalığa bağlı ölümler hızla artmaktadır. 2016 yılında dünyada 50 milyon, ülkemizde ise 500 bin alzaymır hastası olup, 2017 yılında açıklanan verilere göre ülkemizde son beş yılda alzaymır hastalığından ölüm oranı 2 kat artarak 12 bine ulaşmıştır"

Anadolu Ajansı haberine göre;
İSTANBUL (AA) - Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sağlıklı Yaşlanma Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Hilal Özkaya, "Dünyada ve ülkemizde hem alzaymır hastalığı hem de bu hastalığa bağlı ölümler hızla artmaktadır. 2016 yılında dünyada 50 milyon, ülkemizde ise 500 bin alzaymır hastası olup, 2017 yılında açıklanan verilere göre ülkemizde son beş yılda alzaymır hastalığından ölüm oranı 2 kat artarak 12 bine ulaşmıştır." ifadelerini kullandı.

Özkaya, "Dünya Alzaymır Günü" nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra enfeksiyonlar, kazalar, savaşlar gibi nedenlerden ölüm oranının azaldığını, kronik metabolik ve nörolojik hastalıklar ve bunlara bağlı ölümlerde ise artış görüldüğünü bildirdi.

Alzaymır hastalığının en önemli başlangıç belirtisinin hafıza kaybı ve daha sonra hareket bozuklukları olduğunu vurgulayan Özkaya, şunları kaydetti:

"Dünyada ve ülkemizde hem alzaymır hastalığı hem de bu hastalığa bağlı ölümler hızla artmaktadır. 2016 yılında dünyada 50 milyon, ülkemizde ise 500 bin alzaymır hastası olup, 2017 yılında açıklanan verilere göre ülkemizde son beş yılda alzaymır hastalığından ölüm oranı 2 kat artarak 12 bine ulaşmıştır. Yaklaşık 12-13 yıllık uzun bir sürece sahip olan bu hastalığa yakalanan kişide oluşan bilişsel ve nöropsikiyatrik bozukluklar çevresini de etkilemekte. Hastanın yakınlarına ve bakım verenlere çok büyük sorumluluk düşmekte. Bakım veren kişinin hem fiziksel hem psikososyal durumunda değişiklik ve bozulma görülebilmektedir."

Özkaya, yapılan çalışmalarda, bu hastalara bakım verenlerin genelde aile bireyi ve kadın olduğunu dile getirdi.

Formal bakım adı altında profesyonel veya yarı profesyonel olarak bu bakımı üstlenmiş kişiler ve kurumlara ise daha az oranda başvurulduğunun görüldüğüne işaret eden Özkaya, "Yapılan pek çok çalışmada, bu hastalığa sahip bireylere bakım verenlerin en çok yemek yeme ve giyinmeye yardım etme, eşyalarını bulup getirme, banyo ve berberlik hizmetlerinde yardım, doktora getirip götürme gibi faaliyetlerle başlayıp sonraki evrelerde yarı veya tam yatağa bağımlı hastalarda hastaya yemek yedirme, banyoda veya yatakta banyo yaptırma, alt bakım ve temizliği, ilaçlarını içirme, var olan sonda ve tüplerin bakımı, hastane yatışlarında refakat etme gibi daha ağır fiziksel performans gerektiren bakım hizmeti verdiği görülmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Özkaya, bakım veren kişinin bunları yaparken, hastanın direnci ve ajitasyonu, uyku sorunları ve tekrarlayıcı davranışlar gibi kişiyi zorlayan durumlarla da baş edecek psikolojik performansa da sahip olması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bakım veren kişilerin bu yükle mücadele etmesinde, sosyal çevreye büyük görev düşer. Alzaymırlı hastaya bakım veren ve buna en uygun olabilen aile üyesi kadar, diğer aile üyelerinin de bakım verene destek olması, bu hizmeti aralıklı olarak başkasına devretmesine imkan tanınması, ekonomik zorlukların paylaşılması, sosyal hizmet anlayışı içinde sosyal çalışmacıların sosyal destek vermesi ve psikolog görüşmelerinin sağlanması gerekir."

Bakım veren kişilerin çeşitli sosyal ortamlarda bulunması, hobiler edinerek devamlı verdiği hizmetinin yükünü ara ara üstünden atabilmesi gerektiğini kaydeden Özkaya, hastaların, evresine göre gündüz bakım kreşleri, huzurevi ya da bakımevlerinde aralıklı kalma seçeneklerinin de değerlendirilmesi gerektiğini aktardı.

Hilal Özkaya, mekan değişikliğinin, hastalığını hızlandırması riskinden dolayı tavsiye edilmediğini vurgulayarak, "Daha uygun alternatifler üretilerek, hem hastanın hem de hastaya bakım verenin istenen hayat kalitesinde tutulması genelde tüm sağlık çalışanları ve özelde yaşlı sağlığına ve bakımına gönül vermiş profesyoneller için önemli bir sağlık hedefidir." ifadelerini kulandı.




Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English