Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

"Afrika'da MEB, YÖK ve TİKA çok aktif bir rol üstlenmiştir"

Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin: "2010'da devletimiz Afrika Strateji Belgesi yayımladı ve ardından da ikinci Türkiye-Afrika ortaklık zirvesini organize etti. Bütün bu çalışmalar, Türkiye'nin eğitim-öğretim sürecinde Afrika ülkeleriyle birlikte yürüteceği politikaları için önemli kararların alındığı bir süreçti" ORSAM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal: "Kuzey Afrika'nın Osmanlı tarihinde ayrı bir yeri var ve son 20 yılda yaşanan olaylarda Afrika, dünyanın dikkatini çekti.

Anadolu Ajansı haberine göre;
İSTANBUL (AA) - Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin, Türkiye'de 2005 yılının "Afrika Yılı" ilan edildiğini hatırlatarak, "2010'da devletimiz Afrika Strateji Belgesi yayımladı ve ardından da ikinci Türkiye-Afrika ortaklık zirvesini organize etti. Bütün bunlardan Türkiye'nin eğitim-öğretim sürecinde Afrika ülkeleriyle birlikte yürüteceği politikaları için önemli kararların alındığı bir süreçti." dedi.

Tekin, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesinde gerçekleşen, Orta Doğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) ve İstanbul Üniversitesince düzenlenen "Kuzey Afrika'da Toplum ve Siyaset: Dönüşümler ve Meydan Okumalar" başlıklı sempozyumunun açılış konuşmasında, Türkiye'nin eğitim-öğretim alanında yaptığı uluslararası çalışmalarıyla önemli bir yere geldiğini işaret ederek, Türkiye'de kurulan kamu kurum ve kuruluşlarının da desteğiyle, 41 eğitim-öğretim iş birliği anlaşmasının yürütüldüğünü anlattı.

Türkiye'nin Afrika ülkeleriyle arasında eğitim-öğretim işbirliği sürecini koordine etmek üzere çok sayıda kamu kurum ve kuruluşu olduğunu belirten Tekin, şöyle konuştu:

"Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) verdiği yurt dışı burslarıyla, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) bu ülkelerde yaptığı yatırımlarla ve Türkiye Maarif Vakfının bu ülkelerde açtığı eğitim-öğretim kurumlarıyla, Yunus Emre Enstitüsü özellikle kurduğu Türkçe öğretim merkezlerinde Türkiye ve Kuzey Afrika ülkelerindeki eğitim sürecini geliştirmek üzere hareket eden Türkiye'de görevli olan kamu kuruluşlarıdır. Türkiye bu anlamda Afrika'ya ilgisini özellikle AK Parti iktidarı sürecinde yoğunlaştırmış durumdadır. 2010'da devletimiz Afrika'da yapılacaklar olarak, Afrika Strateji Belgesi yayımladı ve ardından da ikinci Türkiye-Afrika ortaklık zirvesini organize etti. Bütün bunlardan Türkiye'nin eğitim-öğretim sürecinde Afrika ülkeleriyle birlikte yürüteceği politikaları için önemli kararların alındığı bir süreçti. Bu anlamda özellikle MEB, YÖK ve TİKA çok aktif bir rol üstlenmiş durumdadır. Sayın Cumhurbaşkanımız, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinde 28 Afrika ülkesini ziyaret etti ve bunlardan bir kısmını birden fazla ziyaret ettiğini de hatırlarsak bu rakam çok önemli bir rakamdır. Bu ziyaretlerde hem üniversitelerde gençlerle buluştu hem de üniversitelerde etkinliklere katıldı. Sonuç olarak da Türkiye'de şu anda yabancı öğrenciler arasındaki en yüksek oran Afrika'dan gelen öğrenci kardeşlerimize aittir."

Tekin, MEB'de müsteşarlık görevini yürüttüğü dönemlerde öncülük ettiği çalışmaları anlatarak, "28 Afrikalı ülkesinin eğitim veya yüksek öğretim bakanları İstanbul'daki toplantımıza katılmışlardı. Afrika ile yürütülen çalışmaların öncesi ve sonrasını söylemek gerekirse şu anda devam eden yaklaşık 41 eğitim-öğretim iş birliği anlaşması yürümektedir. YTB burs oranlarına baktığımız zaman ise 2017 sonu itibariyle ülkemizde Afrika uyruklu öğrenci sayısı yaklaşık 3 bin 891 öğrenci burslu eğitim görmekte ve toplamda yaklaşık 100 bin yabancı öğrencinin yüzde 15'i Afrika uluslarından gelmektedir. Burada eksik olan şey ise Türkiye'de yabancı uyruklu yaklaşık 3 bin eğitim-öğretim personelinin içerisinde Afrikalı eğitim personeli sadece 135'tir. Bu rakam desteklenirse devamında daha arklı bir tablo ortaya çıkabilir." değerlendirmesini yaptı.

- "Afrika ülkeleri, eğitim-öğretime ciddi bir kaynak ayırmaya başladı"

Afrika Birliğinin 2015 zirvesinde 2063 planında, "Küresel dünyada rekabet edebilen nitelikli insan kaynağının eğitimi, yüksek öğretimde fırsat eşitliği ve bilimsel araştırma ve inovasyon" başlıklarına ayrıldığını belirten Tekin, "Bu durum Afrika ülkelerinin, eğitim-öğretim sürecine bakışı açısını gösteriyor. Farklı gerekçelerle de olsa özellikle 2017 Afrika Zirvesi'nin başlığı olan 'Demografik fırsat penceresi, gençliğe yatırım' da bu anlamda Afrika uluslarının ve otoritelerinin ön görülerini gösteriyor." dedi.

Tekin, Kuzey Afrika konusunun sadece gelecekle ilgili değil geçmişte de çok gündeme geleceğini işaret ederek, şunları kaydetti:

"Özellikle medeniyet hegemonyasında söz sahibi olduğu dönemlerde çok değerli katkılar vermiş bir coğrafyada Tunus, Mısır, Fas bizim için örnek olarak sayabileceğimiz ülkelerdir. Öbür taraftan baktığımızda özellikle UNESCO verilerine göre dünyada kendi ülkesi dışında eğitim-öğretim alan yaklaşık 6 milyon öğrenci var. Bu çok önemli bir rakam ve bunun da yaklaşık yüzde 10'unu Afrikalı öğrenciler oluşturuyor. Buradan Afrika ülkeleri ve yöneten otoriteler, hem kendi ülkelerinde eğitim-öğretime ciddi bir şekilde kaynak ayırmaya başladı hem de kendi gençlerini özellikle farklı ülkelerde eğitim-öğretim sürecine dahil etmiş durumda olduğunu çıkarıyorum."

Türkiye Maarif Vakfının da çalışmalarını anlatan Tekin, vakfın kurulurken temel çıkış noktasının Türkiye'nin uluslararası eğitim-öğretim alanındaki geldiği noktasını ve birikimlerini paylaşmak ve Türkiye'deki eğitim-öğretim çalışmalarında katkı almak ve yabancı öğrencileri getirmek amacıyla kurulan bir sivil toplum örgütü olduğunu anlattı.

- "Kuzey Afrika'nın Osmanlı tarihinde ayrı bir yeri var"

ORSAM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal ise sempozyumun düzenlenmesinde destek veren herkese teşekkür ederek, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Kuzey Afrika'nın Osmanlı tarihinde ayrı bir yeri var ve son 20 yılda yaşanan olaylarda Afrika, dünyanın dikkatini çekti. Bölgede yaşanan hareketliliğin dokunduğu siyasal, sosyal, ekonomik, güvenlik ve diğer hususlarla ilgili çalışmaları ele aldığımızda ve büyüme çarkını engelleyen faktörlerini ve nedenlerini biliyoruz. Bölgede bugüne kadar var olan ve gelecekte yaşanabilecek sorunları çözmek için bugün, temel atma umuduyla yaklaşık 15 ülkenin önde gelen araştırma merkezleri ve üniversitelerinden 130 araştırmacı ve uzmanla bir araya geldik. Gençlik ve kadın sorunlarından, uluslararası ilişkilere kadar neredeyse tüm sosyal, ekonomik ve politik boyutlarını ele alacağız.

- Araştırma merkezleri ve üniversiteler arasında işbirliğini canlandıracağız."

Sempozyumun açılış konuşmasında İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz ve İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Ayşegül Komsuoğlu da birer konuşma yaptı.

Konuşmaların ardından ilk oturumla başlayan sempozyumda, "Kuzey Afrika'da toplumsal dönüşüm: Siyasi, kültürel, sosyal, tarihsel ve ekonomik yönler", "Kuzey Afrika'da kapsamlı kalkınma önündeki toplumsal, siyasi, kültürel engeller", "Kuzey Afrika toplumlarında kültürel, ekonomik, siyasi ve tarihi faktörlerin etkileri" ve "Kuzey Afrika toplumlarında kültürel, ekonomik, siyasi ve tarihi engellerin iyileştirilmesi ve kalkınmanın sağlanması" başlıklı temalar ele alınacak.

"Kuzey Afrika'da Toplum ve Siyaset: Dönüşümler ve Meydan Okumalar" başlıklı sempozyum yarın sona erecek.


Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English