Türkiye'ye geldiklerinin üçüncü gününde çiçek toplamak için kardeşlerinin yanından ayrılan 2,5 yaşındaki Mustafa, kayboldu. Çocuğunun kaybolduğunu fark eden Kırali'nin ihbarı üzerine, AFAD ve jandarma ekiplerince köy ve ilçede yürütülen çalışmalardan sonuç alınamadı.
Kırali, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunun 3 Temmuz 2004'te kaybolduğunu belirterek, "14 yıl oldu. Bu zamana kadar hiç bir gelişme yok. Ne kadar aradıysak da ne ölüsü ne dirisi var. Hiçbir ipucuna rastlayamadık." dedi.
O yıllarda her yerin arandığını anlatan Kırali, "Arazide düşseydi, ölseydi, mutlaka bulunurdu. Çünkü araziyi çok detaylı aradık. Yabancıya giden bir çocuk değildi. 'Ölseydi bulurduk, demek ki ölmemiş, birisi almış.' diyorum." ifadesini kullandı.
- "Çekin kirli ellerinizi çocuklardan"
Kırali, çeşitli televizyon programlarına katılarak kaybolan oğlunu aradığını kaydederek, şöyle devam etti:
"Benim tek isteğim çocuğum. Ölmeden göreyim, kavuşayım yavruma. Ne istiyorlar ki bizden? Bir dertleri varsa çıksın, söylesinler. Kimseden davacı falan da olmam, hiç mi gören yok? Bu kadar yayınlanıyor, hiç mi duyan yok? Evlat acısı hiç geçmiyor. Kabuk bağlamıyor ki her gün kayıp çocuk olunca ben o günü yaşıyorum, aynı şeyi yaşıyorum. Allah'ım nedir bu çile? Çekin kirli ellerinizi çocuklardan."
Büyük oğlunun çocuğuna "Mustafa Melih" ismini verdiğini söyleyen Kırali, "Şu anda Mustafa 17 yaşında çıkıp gelse tanırım. Ağabeyine çok benziyordu. Keşke bulsam, DNA testi yaptırırız. Yetkililerden de yardım istiyorum." diye konuştu.
Kırali, bugünlerde çok umutsuz olduğunu dile getirerek, "Her çocuk ölü bulunuyor. Ne istiyorlar çocuklardan? Eylül ve Leyla'nın ailesine başsağlığı diliyorum. Onları en iyi ben anlarım. Hep onlarla ağladım." şeklinde duygularını dile getirdi.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
